10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/843 Karar No: 2018/3780 Karar Tarihi: 19.04.2018
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/843 Esas 2018/3780 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/843 E. , 2018/3780 K.
"İçtihat Metni"
......
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava; 17.06.2000 tarihli iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirlerden oluşan Kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkin olup davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 26. maddesidir. Söz konusu maddede öngörülen sorumluluk, kusur sorumluluğu ilkesine dayanmaktadır. 506 sayılı Kanunun 26/1 maddesinde, kastı, işçilerin sağlığını koruma ve iş güvenliği ile ilgili mevzuat hükümlerine aykırı hareketi ya da suç sayılabilir bir eyleminin varlığı halinde işverenin rücu alacağından sorumluluğu olacağı, 26/2 maddesinde ise 3. kişinin sorumluluk hali düzenlenerek iş kazası veya meslek hastalığının, 3. bir kişinin kasıt veya kusuru yüzünden meydana gelmesi halinde Kurumca yapılan sigorta yardımları için zarara sebep olan 3. kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara Borçlar Kanunu hükümlerine göre rücu edileceği hususu düzenlenmiştir. 506 sayılı Kanunun 4. maddesinde ise işveren, bu Kanunun uygulanmasında 2. maddede belirtilen sigortalıları çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler olarak tanımlanmış, 87. maddesinde de, bir işte veya bir işin bölüm veya eklentilerinde işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran üçüncü kişiye aracı deneceği belirtilerek, sigortalıların üçüncü kişinin aracılığı ile işe girmiş ve bununla sözleşme yapmış olsalar bile, bu Kanunun işverene yüklediği ödevlerden dolayı, aracı olan üçüncü kişi ile birlikte asıl işverenin de sorumlu olduğu açıklanmıştır. Eldeki davada, sigortalının vefatına neden olan iş kazası özel bina inşaatı işyerinde meydana gelmiştir. Olay nedeni ile düzenlenen 01.06.2010 tarihli.....urulu Başkanlığı İnceleme Raporunda, özel bina inşaatı işyeri işvereni ... olarak tespit ile tescilsiz işyerinin ... adına tescil edilmesi gerektiği belirtilerek rapor hazırlandığı, ancak karara esas kusur bilirkişi raporunda Kurum müfettiş raporundaki bu tespite yer verildiği halde, işverenlerin ... ve ... olduğu belirtildiğinden, bu tespit doğrultusunda hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır. Dosyada mevcut belgelerden özel bina inşaatı işyeri sahibinin tespiti mümkün olmamakla, Kurum Müfettişi İnceleme Raporundaki tespitler gözetilerek iş kazasının meydan geldiği özel binaya ait tapu kaydı, işyeri tescil belgesi vs. celbedilerek ...’ in işverenlik sıfatının araştırılması ve varılacak sonuca göre davalıların kusurları belirlenerek karar verilmesi gerekmektedir. Bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.04.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.