11. Hukuk Dairesi 2016/1248 E. , 2017/3825 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/11/2015 tarih ve 2014/217-2015/118 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin ‘‘...’’ve ‘‘...+ şekil’’ ibareli dünyada ve Türkiye"de tescilli markalarının olduğunu ve TPE nezdinde 8357 sayılı ‘‘...’’ ibareli markanın tanınmış marka olarak sicile kaydedildiğini, davalı adına 2011/92666 "J... + şekil" markasının müvekkilinin tanınmışlığından faydalanılarak kötü niyetli tescil edildiğini, müvekkilinin markaları ile benzer olması sebebiyle ve müvekkilinin markalarının aynı zamanda 5846 sayılı FSEK m. 4 kapsamında grafik eser niteliği olması sebebiyle korunduğunu ileri sürerek davalı markasının hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının markasının otomobil markası olduğunu, müvekkilinin ayakkabı üretip sattığını, emtia sınıflarının farklı olduğunu, iltibas oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı markasının OHIM nezdinde 2001 tarihinden itibaren "jag" ibaresini de taşıyan marka tescilinin bulunduğu, ... marka otomobillerinde "..." ibaresinin de kısaltılmış olarak kullanıldıkları, davacı markası ile karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davalının deri ve deri mamulleri sınıfında markasının bulunduğu, her ikisinde dış giyim ürünlerinde tescilli markasının bulunduğu, davacının pabuçlar, çizmeler ve botlar, terlikler emtialarında tescilli markasıyla davacının tescilli olduğu ayak giysilerinin emtialarının benzer oldukları, ayrıca, davacı markasının tanınmış marka olması sebebiyle farklı ürün gruplarında dahi markanın tescilinin engellenmesini isteyebileceği, davacı markalarının davalı markasından daha eski tarihli ve öncelikli olduğu, davalının tescilinin kötü niyetli olduğu gerekçesiyle davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,20 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 19/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.