11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/8483 Karar No: 2017/3821 Karar Tarihi: 19.06.2017
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/8483 Esas 2017/3821 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/8483 E. , 2017/3821 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 15/03/2016 tarih ve 2016/5-2016/223 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; ... ... Eyalet Mahkemesi tarafından verilen 25.01.2010 tarih ve 3 O 425/09 numaralı kararın kesinleştiğini ileri sürerek, bu kararın ve yargılama masraflarına dair masraf tespit kararının tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; savunma hakkının ihlali nedeniyle kararın tenfiz edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; yabancı mahkeme kararının ve karara dayanak dava dilekçesinin, davalı tarafa usulüne uygun tebliğ edildiği ve kararın kesinleşmiş olduğu, ayrıca kararın kamu düzenine aykırılık oluşturmadığı, bu nedenle davaya dayanak kararların tenfizi kabil olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkin olup, davalı vekili vermiş olduğu temyiz dilekçesi ekinde “İbraname” başlıklı belge ibraz ederek tarafların anlaştıklarını, davacının herhangi bir alacağının kalmadığını, tüm haklarından feragat ettiğini beyan etmiştir. HMK"nın 310 ve 314. maddelerine göre feragat, kabul ve sulh hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceğinden mahkemece, davalı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen “İbraname" başlıklı belge değerlendirilerek oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.