Silahlı terör örgütüne üye olma - Tehdit - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/350 Esas 2017/1045 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/350
Karar No: 2017/1045
Karar Tarihi: 09.03.2017

Silahlı terör örgütüne üye olma - Tehdit - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/350 Esas 2017/1045 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi'nin 2017/350 E., 2017/1045 K. sayılı kararı, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının istinaf başvurusu sonucunda esastan reddedilmesiyle sonuçlanmıştır. Kararda, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz olarak tartışıldığı ve suç tipine uygun bir şekilde hüküm verildiği belirtilmiştir. Sanık müdafiinin ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmemesi sebebiyle temyiz davası esastan reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle ifade edilmiştir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, 53, 58/9; TCK'nın 106/2-b, d, 3713 sayılı Kanunun 5, 53, 58/9.
16. Ceza Dairesi         2017/350 E.  ,  2017/1045 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Tehdit
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, 53, 58/9; TCK"nın 106/2-b, d, 3713 sayılı Kanunun 5, 53, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 09.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.