Abaküs Yazılım
İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2022/186
Karar No: 2022/624
Karar Tarihi: 25.10.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 20. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/186 Esas 2022/624 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
20. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/186 Esas
KARAR NO : 2022/624

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 24/03/2022
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Dava dışı ...A.Ş., davacı müvekkil şirket nezdinde Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, İstanbul’dan Sakarya’ya gönderilmek üzere yüklemesi yapılan 4 Koli Oto Yedek Parça emtiası... nolu taşıma faturası kapsamında ... – ... nolu sevk irsaliyelerine istinaden davalı-borçlu taşıyıcının sorumluluğu altında verildiğini, ancak emtialar alıcıya teslim edilmediğini, bunun üzerine dava dışı sigortalı firma tarafından davalı taşıyıcıya Beyoğlu ... Noterliğin ‘den ...yevmiye nolu ve 10.06.2020 tarihli ihtarname keşide edildiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun; 18/2. - 850. - 858/2 - 875 – 879 maddelerine göre, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun; 49. maddesine göre; "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür." denildiğini, dava dışı sigortalıya ait emtiaların tamamının alıcıya teslim edilmemesi nedeniyle doğan zarar ile ilgili davalı taşıyıcı tarafça bugüne değin makul ve kabul edilebilir hiçbir açıklama yapılmadığını, dava konusu emtiaların alıcıya teslim edilmemesi nedeniyle gerekli tüm incelemeler ve araştırmalar yapıldığı, 2020-158M nolu bağımsız ekspertiz raporuna göre davalının sorumluluğu altında yapılan taşıma işlemleri esnasında alıcıya teslim edilmeyen emtialar ile ilgili 260.925,36-TL'lik zarar meydana geldiği tespit edildiğini, tespit edilen işbu tutarın dava dışı sigortalı firmaya 05.10.2020 tarihinde 260.925,36-TL tazminat bedeli ödendiğini ve 1472. maddesine göre halef olduğunu, rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibini davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edildiğini belirterek, davalının icra takibine havi itirazın iptali ile takibin devamını %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu eşyanın niteliği ve değeri taşıyana teslim anında beyan edilmediğini, müvekkili şirketin kendisine taşınmak üzere teslim edilen kargonun içeriğini araştırma (açarak içine bakma, vs.) hak ve yetkisi bulunmadığından içerik konusunda teslim edenin beyanına itibar edileceğinin açık ve tartışmasız olduğunu, TTK md. 864 uyarınca, gönderen kusuru olmasa da taşıma senedine yazılan bilgilerdeki gerçeğe aykırılıklar ile yanlışlık ve eksikliklerden doğan zarar göndericiye ait olduğunu, dolayısıyla kanunun açık hükmü karşısında yanlış ve eksik bildirmelerden doğacak her türlü sorumluluğun gönderen konumunda olan davacıya ait olduğunu, davacı tarafça T.T.K. 889 maddesine uygun bir bildirim yapılmadığını, kayıtsız şartsız teslim alınan davaya konu kargo ile ilgili tarafımıza T.T.K.'nun 889. Maddesi uyarınca süresinde ulaşmış yazılı bir bildirim söz konusu olmadığını T.T.K. 889/1 gereği en geç teslim anında, eğer ki hasar açıkça görülmüyor ise de teslimden itibaren en geç yedi gün içerisinde ziya ve hasarın yazılı bir şekilde taşıyıcıya bildirilmesinin şart olduğunu, olayda tam tazminata hükmedilmesini gerektiren koşullar bulunmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunu kesinlikle kabul anlamına gelmemekle her şeyden önce, TTK 886 uyarınca tam tazminata hükmedilebilmesi için zararın meydana gelmesinde taşıyıcının kast ve pervasız davranış kusuru varlığının da ispat edilmesi gerektiğini, taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen ziyanından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanması gerektiğini, her şeyden önce Yeni Türk Ticaret Kanunumuzun eşya taşımada taşıyanın sorumluluğunu sınırlandırırken güttüğü amaç, taşıma işinin hacmi nedeniyle taşıyıcının tazmin edeceği her kargoda mahvına neden olabilecek tazminatlar ödemesi riskine karşı taşıyanın sektörde tutunmasına yardımcı olmak, ticari risklerini azaltmak olduğunu, yoksa kilogram hesabına göre taşıyandan kargonun değerinden katbekat fazla tazminat koparılmasını sağlamak olmadığını, zaten 882. maddenin başlığı dahi “Sorumluluk Sınırları” olup maddede belirtilen tutar azami tazminat haddini gösterdiğini, davacının ileri sürdüğü iddiaları gerçeği yansıtmadığını ve müvekkili şirketin davacıya karşı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkili şirketin üzerine düşen edim yükümünü tam ve eksiksiz olarak ifa etmiş olduğunu, haksız şekilde başlatılan icra takibi ve bu dava nedeniyle davacı aleyhine yüzde yirmiden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün... esas sayılı dosyası, arabuluculuk son tutanağı, Nakliye Emtea Sigorta Poliçesi, Beyoğlu ... Noterliği ...yevmiye nolu ve 10.06.2020 tarihli ihtarname, fatura ve dekont suretleri, ambar tesellüm fişi, sevk irsaliyeleri, ekspertiz raporu, davacı sigorta şirketi tarafından yapılan 260.925,36 TL ödeme dekontu, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava; davacı sigorta şirketinin nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı olan ve sigortalısına ait olan 4 koli oto yedek parça emtiasının davalı tarafça taşınması sırasında tam zayi olması nedeniyle sigortalısına yaptığı hasar ödemesinin rücuen tahsiline ilişkin davacı alacaklı tarafından borçlu davalı aleyhine başlatılan İstanbul... İcra Müdürlüğünün... esas sayılı icra dosyasında takip konusu alacağın 7.733,15 TL'lik kısmına ilişkin olarak İ.İ.K. 67. maddesi kapsamında itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı olan ve sigortalısı...A.Ş'ye ait olan 4 koli oto yedek parça emtiasının İstanbul'dan Sakarya'ya taşınmak üzere davalı taşıyıcının sorumluluğunda taşındığını ancak emtiaların teslim edilmediğini, davalı tarafça teslim edilmemesi nedeniyle herhangi bir makul ve kabul edilebilir bir açıklama yapılmadığını, sigorta poliçesi teminatı kapsamında dava dışı sigortalıya 260.925,65 TL'lik hasar bedelinin 05/10/2020 tarihinde ödendiğini ve sigortalının haklarına halef olduğunu, hasar bedelinden davalı taşıyan kargo şirketinin sorumlu olduğunu belirterek hasar bedelinin rücuen tahsili için başlattığı icra takibinin 7.733,15 TL'lik kısmına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça kargonun içeriğinin beyan edilmediğini ve herhangi bir değerin gösterilmediğini, kargo içeriğinin davalı tarafça bilinmesinin mümkin olmadığını, davacı tarafça TTK 889. Maddesine uygun bir bildirimin yapılmadığını, tazmin talebinin fahiş olup tam tazmin koşullarının oluşmadığını, sınırlı sorumluluk ilkesinin geçerli olduğunu belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... E. Sayılı icra dosyasının incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine 260.925,36 TL asıl alacak, 15.659,10 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 276.584,46 TL borcun ödenmesi amacıyla 15/03/2021 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 17/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 18/06/2021 tarihinde icra takibine itiraz ettiği, takibin durdurulmasına karar verildiği ve davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde taşıma uzmanı bilirkiş..., sigorta alanında uzman bilirkişi ... ve makina mühendisi bilirkişi ...arafından düzenlenen 05/09/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; "Yapılan inceleme ve piyasa araştırmasına göre, nakliye esnasında kaybolan makine ve ekipmanların bedelleri için 2020-158M nolu ekspertiz raporunda belirtilen, KDV hariç 260.925,36 TL’nin kadri maruf olduğu, davacının tazminat ödemesi mesnedi kayıp ile tam zayi olduğu iddia olunan emtianın taşınması sonunda gönderilene teslim edildiğini taşıyıcının ortaya koyması gerektiği, taşıma süreci sonunda teslim edilmeyen kargo söz konusu olduğunda zayi karinesi gereği taşıyıcının tam zayi hükümlerine göre sorumlu olduğunun değerlendirildiği, hesaplanan zararın sigorta ekspertiz raporunda somut olaya uygun ve kadri marufunda hesaplandığı, tedarik faturaları ile de uyumlu olduğu, davacının davalıdan sigorta poliçesi kapsamında ödemiş olduğu 260.925,36 TL tam zayi kaynaklı emtia kıymeti gözetilerek hesaplanan bedeli rücuen tazmin talep edebileceği, davacı ödemesinin dosyada mevcut ödeme dekontu ile teyit edildiği, dayanak sigorta poliçesi şartlarına uygun ödeme olduğunun değerlendirildiği, tam tazmin sorumluluğu yerine, davalının sınırlı sorumlu tutulması halinde, sorumlu tutulabileceği tazminatın 7.733,16 TL hesaplandığı" şeklinde rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
TTK ' nın 886. Maddesinde " Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zarar meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlemiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879. ncu maddede belirtilen kişiler, bu kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hallerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz." düzenlemesine yer verilmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi' nin 2017/3486 Esas ve 2019/552 Karar sayılı ilamında; " davalının TTK ' nın 876. Meddesi kapsamında kendisini sorumluluktan kurtarır delil ibraz edemediği, eşyanın akıbetini dahi bilmeyen davranışların pervasızca olduğu ve somut olayda gerekli dikkat ve özeni göstermediğinden TTK ' nın 882. Maddesinde düzenlenen sorumluluk sınırlamasından yararlanamayacağı," hususları ifade edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi' nin 2018/263 Esas ve 2018/1297 Karar sayılı ilamında; " somut olayda davalı taraf ürünün neden teslim edilemediği hususunda makul bir açıklamada bulunamamıştır. Dolayısıyla davalının ağır kusurlu olduğunun ve zararın tamamından sorumlu olduğunun kabulü yönündeki mahkeme kararı doğrudur...." ifadelerine yer verilmiştir.
TTK'nın 886. maddesi gereğince gönderinin kaybedilmesi suretiyle davacı şirketin uğradığı zararın davalı şirketin pervasızca davranışından kaynaklanması nedeniyle davalı şirketin TTK 882. maddesindeki sorumluluk sınırlamasından faydalanamayacağı dolayısıyla davalı ağır kusurlu olup zararın tamamından sorumludur.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 05/06/2015 tarihli 2015/2815 E. 2015/7806 K. Sayılı ilamı)
Dosya kapsamında bulunan bilirkişi heyet raporu, icra dosyası, ekspertiz raporu, hasar dosyası, ödeme dekontu, faturalar, ambar tesellüm fişi, sevk irsaliyeleri, ihtarname, fotoğraflar, nakliyat emtia sigorta poliçesi ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketi ile dava dışı sigortalıs...A.Ş arasında nakliyat emtia sigorta poliçesi düzenlendiği, dava dışı sigortalıya ait olan 4 koli oto yedek parça emtiasının İstanbul'dan Sakarya'ya taşınması işinin dosya kapsamına sunulan 03/06/2020 tarihli taşıma faturası ile davalı ...Kargo tarafından 676,26 TL bedel karşılığı üstlenildiği, dosyaya sunulan... ve 004563 numaralı sevk irsaliyelerinde makina ve ekipman parçaları bulunduğu ve emtianın teslimat adresine ulaşmadığının anlaşıldığı, davalı kargo şirketi tarafından taşıma işini üstlendiği ve davalı tarafından taşıma sırasında kaybedilmiş olduğu dikkate alındığında meydana gelen zarardan TTK 886. Maddesi gereği davalının sorumlu olduğu tespit edilmiş, kaybolma olayında davacıya yüklenebilecek bir kusur bulunmadığı, davalının taşımaya aldığı ve kayıp olan emtia için herhangi bir açıklama getirememesi karşısında pervasızca ve zarar meydana gelme bilinci içinde hareket ederek pervasızca davranışı sonucunda zararın oluştuğu ve bu nedenle davalının TTK 882. maddesinden yararlanamayacağı, davalının TTK 876. maddesine uygun olacak şekilde sorumluluktan kurtulmasına sebep olacak bir delil sunmadığı Mahkememizce kabul edilmiş, düzenlenen bilirkişi heyet raporunda taşıma esnasında kaybolan makina ve ekipmanların bedeli için ekspertiz raporunda belirtilen 260.925,36 TL'nin piyasa koşullarına uygun ve kadri maruf olduğunun tespit edildiği, hasar tutarı olan 260.925,36 TL'nin davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına 05/10/2020 tarihinde ödendiği ve yapılan ödeme uyarınca TTK 1472. Maddesi kapsamında sigortalının haklarına halef olduğu, davalının taşıyıcı olarak hasar tutarından sorumlu olduğu anlaşılmakla, düzenlenen bilirkişi heyet raporu dosyadaki delillerle uyumlu ve hukuki denetime elverişli olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmış ve davacının ödeme tarihinden takip tarihine kadar avans faizi oranında işlemiş faiz talep edebileceği Mahkememizce kabul edilerek (05/10/2020 tarihinden 18/12/2020 tarihine kadar %10 avans faizi ile 260.925,36 TLx 74 günx10/36500=5.289,99 TL, 19/12/2020 tarihinden takip tarihi olan 15/03/2021 tarihine kadar %16,75 avans faizi ile 260.925,36 TLx86 günx16,75/36500=10.297,62 TL olmak üzere toplam 15.587,61 TL işlemiş faiz alacağı), davacının davalıdan 260.925,36 TL asıl alacak ve 15.587,61 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 276.512,97 TL alacağının bulunduğu sabit olmakla; davacı tarafça dava açılırken icra takibinin 7.733,15 TL'lik kısım için itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmakla davacı tarafça açılan davanın kabulü ile, davacı tarafın başlattığı İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı icra dosyasında davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere taleple bağlı kalınarak borçlu davalı tarafından yapılan 7.733,15 TL alacağa yapılan itirazın iptaline, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına, asıl alacak yargılama sonucu belli olduğundan, likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile;
a) Davacı tarafın başlattığı İstanbul ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı icra dosyasında davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere taleple bağlı kalınarak borçlu davalı tarafından yapılan 7.733,15 TL alacağa yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, takibin takip talebindeki şartlarla kaldığı yerden devamına,
b) Asıl alacak likit ve belirlenebilir olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 528,25-TL nisbi karar harcından peşin yatırılan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 447,55-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-)Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hükmolunan kısım üzerinden hesaplanan 7.733,15-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-)Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL başvuru harcı ve 80,70-TL peşin harç olmak üzere toplam 161,40-TL harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-)Davacı tarafından yatırılan 3.000,00-TL Bilirkişi ücreti ve 90,00-TL posta giderinden ibaret toplam 3.090,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-)Tarafların zorunlu arabuluculuk sürecinde anlaşamamaları nedeniyle 6325 Sayılı Kanunun 18/A-13 maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuk gideri olan 1.560,00-TL'nin davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
7-)Taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi halinde yatıran tarafa re'sen iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı dava değeri itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/10/2022


Katip
e-imzalı*


Hakim
e-imzalı*




Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi