11. Ceza Dairesi Esas No: 2015/4548 Karar No: 2017/4242 Karar Tarihi: 06.06.2017
Banka veya kredi kartlarının izinsiz kullanılması - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/4548 Esas 2017/4242 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın müştekiye ait kredi kartını aynı gün farklı iş yerlerinde kullanarak zincirleme olarak banka veya kredi kartının kötüye kullanması suçunu işlediği sonucuna varmıştır. Sanık suçlu bulunarak mahkum edilmiştir. Ancak kararda, suç tarihinin yanlış gösterildiği belirtilmiş ve düzeltilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerekmektedir. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hakların infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddesi, suçun işlenmesinde kullanılan kartları iznin dışında kullanarak kötüye kullananları suçlu kabul etmektedir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, koşullu salıverilme hakkına ilişkin düzenlemeler içermektedir.
11. Ceza Dairesi 2015/4548 E. , 2017/4242 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Banka veya kredi kartlarının izinsiz kullanılması HÜKÜM : Mahkumiyet
Gerekçeli kararda yanlış gösterilen suç tarihinin 14.06.2005 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüş, Mahkemenin, sanığın, müştekiye ait kredi kartını aynı gün değişik zamanlarda farklı üye iş yerlerinde alışverişte kullanmak suretiyle sübuta eren eyleminin, zincirleme şekilde banka veya kredi kartının kötüye kullanılması oluşturduğu yönündeki takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür. Bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, toplanan deliller karar yerinde incelenip yüklenen suçun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiriler dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 06.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.