7. Ceza Dairesi 2015/9235 E. , 2018/7935 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Kanuna Muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Sanık ... müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısı"nın adı geçen sanığın mahkumiyetine yönelik yaptığı temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1- Açılan davanın niteliğine göre, suçtan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı olmayan Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
2- 24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın İnfazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi uyarınca,
1- Hükümden Gümrük İdaresi lehine vekalet ücreti verilmesine ilişkin kısmın çıkarılması,
2-Hükümden TCK.nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK.nun 53/1-2-3. madde ve fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II- Sanık ... müdafii ve o yer Cumhuriyet Savcısı"nın... plakalı tırın müsaderesi ile ... plakalı dorsenin iadesine yönelik yaptığı temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre, suçta kullanılan sanık ..."e ait... plakalı tır üzerinde alanında uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılıp 5607 sayılı Kanunun 13. maddenin 1. fıkrasının (a), (b) ve (c) alt bentlerinde belirtilen bu koşulların olup olmadığının tespit ettirilmesi ve tırın piyasa değeri de araştırılıp sonucuna göre TCK.nun 54/3. maddesi de gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde müsaderesine karar verilmesi,
2-Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre, sanık ..."in kullandığı tıra bağlı ve malen sorumlu..."a ait olan ... plakalı dorsede 2606 karton kaçak sigara ele geçirilen olayda; sanığın alınan ifadelerinde, suçta kullanılan dorsenin hangi gerekçeyle elinde bulundurduğunu ve dorsenin kime ait olduğunun sorulmadığı gibi tescilde malen sorumlu olarak görünen...’ın da konuya ilişkin bilgisine başvurulmadığı cihetle; sanığın ve malen sorumlunun dinlenerek suç tarihinde dorsenin kime ait olduğunun, dorseyi satmış veya kiralamış olup olmadığının, sanık ile malen sorumlunun birbirlerini tanıyıp tanımadığının sorulmak suretiyle araştırıldıktan sonra dorsenin iyiniyetli üçüncü kişiye ait olup olmadığının belirlenmesi, sanığa ait olduğunun anlaşılması halinde ise TCK.nun 54. maddesindeki müsadere koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde iadesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafıinin ve o yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
II-Sanıklar ... ve ... ile o yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık ...’in kullandığı araç ile diğer sanıklar ... ve ...’a kaçak sigara getireceği yönünde alınan ihbar üzerine, sanık ...’in aracının yerinin tespit edildiği, aracın etrafında kimsenin olmadığı ancak araç çevresinde yapılan araştırmalarda bağların arasında 25 adet büyük boy siyah poşet içerisinde 4 değişik markada toplam 2606 karton kaçak sigaranın ele geçirildiği olayda; sanıklar ... ve ..."ın inkara yönelik savunmaları ve sanık ...’in de diğer sanıklar ... ve ..."ı tanımadığına ilişkin savunmaları karşısında; sanıkların savunmasının aksini gösteren sanıklar ... ve ..."ın mahkûmiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delillerin olmadığı halde sanıklar ... ve ..."ın beraatı yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine hükmedilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre ise;
1-Sanık ..."ın adli sicil kaydında bulunan 26.05.2009 kesinleşme tarihli Salihli Ağır Ceza Mahkemesi kararı tekerrüre esas olduğu halde TCK.nun 58. maddesinin uygulanmaması,
2- Açılan davanın niteliğine göre, suçtan zarar görmeyen ve davaya katılma hakkı olmayan Gümrük İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
3-24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı, sanıklar ... ve ... ile o yer Cumhuriyet Savcısı"nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.