15. Ceza Dairesi 2017/23448 E. , 2019/9522 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme
HÜKÜM : 1)...; a)TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 52/4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
b- 5237 sy TCK 204/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2)Sanık ...; a) TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 52/4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
b) TCK"nın 281/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
3) Sanık ... TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 52/4, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık ...’ın resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçundan, sanık ...’nun dolandırıcılık ve suç delillerini gizleme suçundan, sanık ...’in sahtecilik suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanık ... müdafii, sanık ... müdafii, sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle gereği düşünüldü;
Sanıklar....ve ...’ın, sanık ... tarafından temin edilen altın görünümü verilmiş ancak herhangi bir maddi değeri bulunmayan bilezikleri piyasaya sürmek amacıyla Antalya ilinden Aydın’ın Nazilli ilçesine geldikleri, bu kapsamda katılan ...’nun işletmekte olduğu ....’ye sanık....’ın bir adet altın görünümü verilmiş ancak herhangi bir maddi değeri bulunmayan bileziği 1.743 TL’ye sattığı, sanık ...’nın şüpheli hareketleri nedeniyle ihbar edilmesi üzerine emniyet görevlilerince yakalandığı ve sanığın .... plaka sayılı bir araçla Antalya’dan geldiklerini beyan etmesi üzerine emniyet görevlilerince söz konusu aracın yanına gidildiği, bu esnada emniyet görevlilerini fark eden sanık ...’in üzerinde kendi fotoğrafının bulunduğu ancak ...’un kimlik bilgileri bulunan sahte sürücü belgesini sanık Suzan’a verdiği, sanık ....’ın da bu sürücü belgesini iç çamaşırına gizlediğinin fark edildiği, sanıklar üzerinde usulune uygun olarak yapılan aramada altın görünümlü bileziklerin ele geçirildiği, ikmal edilen bilirkişi raporu uyarınca söz konusu bileziklerin gövde kısmının altın olmadığının sadece toka ve zincir bölümlerinin altın olduğunun belirlendiği,sanıkların bu şekilde fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek üzerlerine atılı suçu işledikleri iddia edilen somut olayda;
1)Sanık ...’nun suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme ve sanık ...’ın resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık savunmaları, tutanaklar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre sanıkların mahkumiyetlerine yönelik mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklar müdafilerinin atılı suçun oluşmadığına yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA,
2)Sanık ..., sanık ..., sanık ..."in dolandırıcılık suçundan mahkumiyetlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıkların dolandırıcılık eyleminde bulundukları esnada sahte sürücü belgesi kullanmadıkları, kolluk kuvvetleri tarafından yakalandıkları esnada sanık ...’in sahte sürücü belgesini sanık ...’a saklaması için verdiği anlaşılmakla, tebliğnamedeki sanıkların eyleminin kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandıcılık suçunu oluşturduğu görüşüne iştirak edilmemiştir.
Sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.