
Esas No: 2017/7766
Karar No: 2019/9508
Karar Tarihi: 07.10.2019
Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/7766 Esas 2019/9508 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı 5237 sayılı TCK 158/1-e, 62, 52, 53 maddeleri gereği mahkumiyet
Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..."in, müşteki..."ya ait ... Mah... Hanım Cad. No:3.../A Zeytinburnu sayılı adresteki iş yerinde muhasebe sorumlusu iken eş..."yu 08/04/2009 tarihinden itibaren müştekiye ait iş yerinde çalışmadığı halde işçi olarak işe başladığını katılan kuruma yazılı olarak bildirdiği, ayrıca sanık ..."nun 2010 yılı içerisinde doğum yaparak sağlık, işgöremezlik ve analık yardımı aldığı, sanık ..."in 2012 yılında iş yerinden ayrılması üzerine iş yerine ait çalışmış olduğu bilgisayarındaki hard diski de yanında götürdüğü, sanık ..."in işten ayrıldıktan sonra kayıtların incelenmesiyle durumun ortaya çıktığı,..."nun gerçekte çalışmadığı halde sigortalı gösterilip usulsüz olarak sigortalılık süresi kazanmasının ve haksız şekilde sağlık, işgöremezlik ve analık yardımından faydalanmasının sağlandığı, bu suretle sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda; sanıkların savunmaları, katılan beyanları, SGK kayıtları ile tüm dosya kapsamına göre; suça konu işyerinin gerçek bir işyeri olması, sanıkların kurumun denetim imkanını ortadan kaldıracak mahiyette hileli bir hareketinin bulunmaması, kurumun kendisine bildirilen işyerlerini ve işe giriş bildirgelerini denetleme yetkisinin her zaman bulunması, sigorta primlerinin muntazaman ödenmiş bulunması, sigorta primlerinin ödenmese bile ilgili kurumun alacaklarını her zaman tahsil etme imkanının bulunması nedenleriyle katılan kurumun zararından da bahsedilemeyeceği, bu sebeplerle sanıklara atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla, sanıkların üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine hükmolunması,
Kabule göre de;
24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK.nın 53.maddesinin iptal hükümlerinin yeniden değerlendirilmesi lüzumu,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar İbrahim ve Ebru müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, 07/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.