14. Hukuk Dairesi 2016/14901 E. , 2017/7745 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil (kad. parselin ihyası) davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17.05.2016 gün ve 2015/12765 E, 2016/5999 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili, davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı Hazine vekili, dava konusu ... Köyü 1156 (84) parsel sayılı taşınmazın, Hazine adına kayıtlı iken; önce ... Belediyesi, sonra da ... Büyükşehir Belediyesi"nce yapılan imar uygulamasına tabi tutularak çok sayıda imar parselinin oluşturulduğunu, 1156 (84) sayılı parselin kadastral sınırları içerisinde kalan kısmın ise park-orman alanı olarak terk edildiğini, ancak gerek ... Belediyesince yapılan 37 nolu imar düzenlemesinin ve gerekse aynı bölgede ... Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek imar öncesi duruma dönülmek suretiyle kök parselin adına tescilini, bunun mümkün olmaması halinde zararının tazminini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, "taşınmazın park-orman alanında bırakılıp sicilden terkin edildiği, ihyasının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine" dair verilen ilk karar, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 10.05.2011 tarihli ve 2011/276 Esas, 2011/5627 Karar sayılı ilamı ile "ihyası istenen 1156 (184) sayılı kök parseli imar uygulaması ile vasfı değiştirip yeşil alana ayrılmış ve taşınmaz sicil dışı bırakılmış olsa dahi, imar işleminin İdari Yargıda iptal edilmesiyle, işlemin kapsadığı tüm uygulamalar iptal edilmiş sayılacağından, taşınmazın yeşil alanda kalmasının sonuca bir etkisi yoktur.
Hal böyle olunca, yukarıda değinilen ilkeler de gözetilmek suretiyle işin esasının değerlendirilmesi ve bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir." şeklindeki gerekçeyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda; taraf sıfatı kalmayan davalı ... yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına, diğer davalı ve dahili davalı ... Belediyesi aleyhine açtığı imar düzenlemesinin iptal işleminden kaynaklanan sicil kayıtlarının iptali ve eski hale ihya davasının kabulüne, dava konusu edilen ... İli, ... İlçesi, ... Köyünde bulunan bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 20.01.2010 günlü rapor ve krokide yeşil çerçeve ile gösterilen 1.885 m"lik kısmının imar öncesi 1156 kök parselin çap sınırları içinde kalan imar parsellerinin tapusunun iptaline, kadastrol hak durumuna dönülmesine ve eski hale ihyasına" karar verilmiştir.
Taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin, 17.05.2016 tarih ve 2015/12765 Esas, 2016/5999 Karar sayılı ilamı ile hükmün, onanmasına karar verilmiştir.
Davacı Hazine vekili ve dahili davalı ... Belediyesi Başkanlığı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, imar işleminin iptali sebebiyle kadastral mülkiyet durumunun ihyası isteğine ilişkin olup, taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmamaktadır. Davacının talebi kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmesi doğru olmadığı gibi, ihyasına karar verilen ihdas parselinin Hazine adına tesciline karar verilmemiş olması da doğru değildir. Anılan bu hususlar karar düzeltme isteği üzerine bu defa yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, davacı Hazine vekili ve dahili davalı ... Belediyesi Başkanlığı vekilinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizin onama ilamının kaldırılmasına, açıklanan hususlar kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı Hazine vekili ve dahili davalı ... Belediyesi Başkanlığı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 17.05.2016 tarih ve 2015/12765 Esas, 2016/5999 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, yerel mahkeme hükmünün 3. paragrafına "eski hale ihyasına" ibaresinden sonra gelmek üzere "Hazine adına tesciline" ibaresinin eklenmesine, hükmün 4. paragrafının hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “Alınması gereken 21,15 TL maktu karar ilam harcının davalı ... ile dahili davalı ..."ndan alınarak Hazine"ye irat kaydına,” cümlesinin yazılmasına, hükmün 5. paragrafının hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.200 TL maktu vekalet ücretinin davalı ... ile davalı ..."ndan alınarak davacıya verilmesine"" cümlesinin yazılmasına, hükmün HUMK"nın 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan karar düzeltme ret harcının istek halinde yatıranlara iadesine, 19.10.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.