MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet


Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına ilişkin istemin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi kapsamında verilen kararların temyizi olanaklı bulunmayıp aynı maddenin 12. fıkrası uyarınca itirazı olanaklı kararlardan olduğu ve 5271 sayılı CMK"nın 264/1. maddesi uyarınca yasa yoluna başvuruda ve mercide yanılmanın başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağının anlaşılması karşısında; 5271 sayılı Yasa"nın 264/2. maddesi uyarınca itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye mahkemesince iletilmek üzere, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE,
II-Sanıklar ..., ..., ... haklarında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçları ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçuna yönelik kurulan hükümlere ilişkin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
1-06.02.2010 günü Karaman İli Kılbasan Kasabasında katılan ..."nun evi ile birlikte toplam dört ayrı ikametten hırsızlık olayının gerçekleştiği, olaydan sonra ne şekilde yakalandıkları dosya kapsamından belirlenemeyen sanık ... ile suça sürüklenen çocuk ..."ın soruşturma aşamasındaki ifadelerinde olay günü diğer sanıklarla birlikte Kılbasan Kasabasına gittiklerini, burada bir evin camından içeri girerek hırsızlık yaptıklarını ifade etmiş olmalarına karşın, 19.02.2010 tarihli kolluk tutanağına göre hangi eve girdiklerini hatırlayamadıkları ve yer göstermede bulunamadıkları, mahkeme aşamasında da bu hususun netleştirilmediği, diğer tüm sanıkların da suçlamaları inkar ettikleri; olay yerinden alınan parmak izlerinin sanıklarınkiyle uyumlu olmadığının belirlendiğinin anlaşılmasına göre sanıklar ile suça sürüklenen çocuğun atılı suçları işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeter her türlü şüpheden uzak, kesin, somut, inandırıcı delillerin nelerden ibaret olduğu karar yerinde gösterilip tartışılmadan yetersiz gerekçe ile sanıklar ile suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Kabule göre de;
a-Sanıklar ve suça sürüklenen çocuk hakkında eylemin gece vakti işlenmesi nedeni ile cezalarından artırım yapılırken suç tarihine göre 5237 sayılı TCK"nın 143/1 gereği yasal artırım oranı olan cezanın 1/3’üne kadar oranından fazla olmak üzere ½ oranında artırım yapılarak sanıklar ve suça sürüklenen çocuk hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
b-Karaman 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2010/175 Esas 2010/526 Karar sayılı ilamına konu mahkumiyet hükümlerin sanıklar ve suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz edilmesine ve Yargıtay 22. Ceza Dairesinin 21.12.2015 tarih, 2015/6703 Esas ve 2015/9286 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına, bu bozma ilamında CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca ceza süresi bakımından sanık ile suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının gözetilmesine karar verildiği halde, mahkemece verilen hükümlerde ceza miktarı bakımından belirlenen miktar aşılarak karar verilmesi suretiyle 1412 sayılı CMUK"nun 326. maddesine aykırı davranılması,
c-Yargılama giderlerinin suça sürüklenen çocuk ile sanıklardan ne şekilde tahsil edileceğine ilişkin kararda açıklama yapılmaması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
d-Suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b, 143. maddelerine göre belirlenen 4 yıl 6 ay hapis cezasından aynı Kanunun 31/3 maddesi ile 1/3. indirim yapılması ile cezanın 3 yıl yerine 2 yıl 12 ay olarak belirlenmesi,
e-Sanık ..."nın mahkemeye sunduğu 12.01.2010 tarihli antisosyal kişilik bozukluğu tanılı rapor gözetilerek hakkında 5237 sayılı TCK"nın 32. maddesi uyarınca rapor alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., sanık ..., sanık ... müdafii ile suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, lehe bozma kararının hükmü temyiz etmeyen sanık ...’ya da sirayetine, 26.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.