Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1053
Karar No: 2017/1715
Karar Tarihi: ...03.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/1053 Esas 2017/1715 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2017/1053 E.  ,  2017/1715 K.

    "İçtihat Metni"




    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu ... ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 333 ada ..., ..., ..., ..., ... parsel sayılı ....444.54, ....526.85, ....521.49, ....398.93 ve ....378,69 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle sırası ile ..., ..., ..., ... ve ... adlarına tespit edildikten sonra 333 ada ... parsel sayılı taşınmaz hükmen ... adına, 333 ada ... parsel hükmen ... adına, 333 ada ... parsel sayılı taşınmaz hükmen ... adına tescil edilmiş, diğer parsellerin tespitleri ise itiraz edilmeksizin kesinleşmiştir. Davacı ..., ........1985 tarihli taksim sözleşmesine dayanarak taşınmazların sözleşmeye uygun şekilde tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    ...- Davacı ..., dava konusu 333 ada ..., ..., ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazların müşterek muristen kaldığını, ....06.1985 tarihli miras taksim sözleşmesi ile paylaşıldığını, herkesin taksimen kendisine düşen kısmı kullandığını, buna karşın kadastro tespiti sırasında taşınmazların taksime ve fiili kullanıma uygun olarak tespit edilmediğini ileri sürerek, sınırları ve yüzölçümleri taksime uygun şekilde düzeltilerek 333 ada ... parsel sayılı taşınmazın ..., 333 ada ... parselin ..., 333 ada ... parselin ..., 333 ada ... parselin ... ve 333 ada ... parselin ise kendi adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahallinde yapılan keşif sırasında davacının dayandığı taksim sözleşmesi (krokisi) mahalline uygulanarak kapsamı belirlenmiş; fen bilirkişi tarafından düzenlenen ........2013 tarihli ek raporda; davacının kendi adına tescil talep ettiği kısmın 333 ada ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar içinde kaldığı belirtilmiştir. Diğer taraftan dava dilekçesindeki açıklamalar ve netice-i talep dikkate alındığında; davacının ..., ... ve ... parsellerle ilgili olarak kendi adına tescil istemi ile açılmış bir davasının bulunmadığı da anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca çekişmeli 333 ada ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazlar hakkında davacının bağımsız olarak kendi adına tescil isteminde bulunmaması ve taksimen kendisine düştüğünü ileri sürdüğü
    taşınmaz bölümlerinin de 333 ada ... ve ... parseller içerisinde kaldığının fen bilirkişi raporundan anlaşılmasına göre bu parseller yönünden davacının hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle; mahkemece, açılan davanın yukarıdaki gerekçe ile hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi isabetsiz ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın açıklanan nedenlerle ve karar gerekçesinin dava konusu 333 ada ..., ... ve ... parseller yönünden DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA,
    ...- 333 ada ... ve ... parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince; dosya içerisinde bulunan 333 ada ... parsel sayılı taşınmazın hükmen tesciline esas dava dosyası incelendiğinde, anılan taşınmazın tespitte ... adına tespit gördüğü, bilahare Kadastro Mahkemesinde yukarıda sözü edilen rıza-i taksim sözleşmesine dayalı olarak ... tarafından açılan davanın (kabul nedeniyle) kabul edilmesi sonucunda taşınmazın ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Şu halde; ........1985 tarihli taksim sözleşmesi, temyize konu ... ve ... parsel sayılı taşınmazların maliki olan ..."nın da kabulünde olup, 333 ada ... ila ... parsel sayılı taşınmazların ....06.1985 tarihli rıza-i taksim sözleşmesi ile taksim edildiği ihtilaf konusu değildir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının dayandığı taksim sözleşmesinin mahalline uygulanması sonucunda düzenlenen ........2013 tarihli ek raporda davacı ..."nın iddiasına konu yer olarak gösterilen ve 333 ada ... parselin tamamı ile ... parsel sayılı taşınmazın bir kısmını kapsamına alan taşınmaz bölümünün davacıya kalıp kalmadığı ve taksimden itibaren zilyetlikle kazanım koşulları mirasçılar lehine oluşabileceğinden taşınmazın zilyetliğinin kimde bulunduğu noktasında toplanmaktadır. Ne var ki, mahkemece mahallinde yapılan keşifte bu hususlar yeterince araştırılmamış, tek mahalli bilirkişinin soyut nitelikte beyanı ile yetinilmiş, dava konusu 333 ada ... parselin tamamı ile ... parselin davaya konu kısmının taksimen kime kaldığı ve ne zamandan beri kim tarafından ne şekilde kullanıldığı netleştirilmemiş, tespit tarihinde dava konusu taşınmazlarda kimin zilyet olduğu somut olarak ortaya konulmamıştır. Hal böyle olunca, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazların ne şekilde paylaşıldığı, paylaşmadan sonra çekişmeli taşınmazların kim tarafından ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri arasında doğabilecek çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı, fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir rapor alınmalı, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, ....03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi