4. Ceza Dairesi Esas No: 2017/19859 Karar No: 2020/21112 Karar Tarihi: 23.12.2020
Tehdit - kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2017/19859 Esas 2020/21112 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret ettiği ve tehditler savurduğu suçlamasıyla mahkumiyet kararı verdi. Ancak, hükümlerden birinin kanuna uygun şekilde belirlenmediği gerekçesiyle karar temyiz edildi. Temyiz isteği reddedilerek, hükmün esasına geçildi ve kararın vicdani kanıtlara dayandığı ve kanıtlarla birlikte iddia ve savunmaların tartışıldığı belirtildi. Kanuna uygun olarak hüküm verildiği ve diğer temyiz nedenlerinin de yerinde görülmediği vurgulandı. Ancak, hapis cezasının hak yoksunluğu uygulaması ile ilgili verilen hüküm Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğinden bozma kararı verildi. Kararda, TCK'nın 125/3-a maddesi gereği cezanın belirlenmesi gerektiği ancak bu hususun gözetilmediği ifade edilerek kanun maddelerinin detaylı açıklaması istenmiştir. Ayrıca, TCK'nın 53/1-b maddesiyle ilgili hüküm iptal edildiği için sanığın denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği takdirde ertelenmiş bulunan hapis cezasının infaz edilmiş sayılacağına ilişkin uyarının hüküm fıkralarına eklenmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri: TCK 125/3-a, TCK 125/1, TCK 53/1-b, TCK 51/8.
4. Ceza Dairesi 2017/19859 E. , 2020/21112 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen tehdit, kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Sanık hakkında kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret eyleminden dolayı hüküm kurulurken, TCK"nın 125/3-a maddesi gereği cezanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, aynı Kanun"un 125/1. maddesi uyarınca cezanın tespiti yapılmış ise de, hükmedilen sonuç cezayı etkilemediğinden bozma nedeni yapılamayacağı, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi, hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak; Hükmolunan hapis cezalarının Kanuni sonucu olarak uygulanan TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulama olanağının ortadan kalkmış olması ve TCK"nın 51/8. maddesi uyarınca sanığın denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği takdirde ertelenmiş bulunan hapis cezasının infaz edilmiş sayılacağına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararların açıklanan noktasının; tebliğnameye uygun olarak, TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılması ve TCK"nın 51/8. maddesi uyarınca sanığın denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği takdirde ertelenmiş bulunan hapis cezasının infaz edilmiş sayılacağına ilişkin ihtarın hüküm fıkralarına eklenmesi biçiminde, sair yönleri usul ve Kanuna uygun olan HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.