23. Hukuk Dairesi 2014/5984 E. , 2015/6863 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillenince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkilleri arsa sahipleri ile davalı yüklenici firma arasında 23.03.2009 tarihli 08661 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca davalı yüklenici tarafından inşaa edilecek binada 10 bağımsız bölümün müvekkillerine 10 bağımsız bölümün ise davalı yükleniciye ait olacağının kararlaştırıldığını, sözleşme uyarınca inşaat ruhsat tarihinden itibaren 12 ay içinde iskân ruhsatı alınmış halde inşaatın teslim edilmesi gerektiğini aksi durumda herbir bağımsız bölüm için aylık 1.000,00 TL cezai şart ödenmesi gerektiğini ancak davalı yüklenicinin edimlerini yerine getirmediğini inşaatın halen devam ettiğini ve müvekkillerinin teslimattaki gecikme nedeniyle ilk bir ay bağımsız bölüm başına 2.000,00 TL olmak üzere 10 daire için toplam 20.000,00 TL müsbet zarara uğradığını ayrıca yine geç teslim nedeniyle bağımsız bölüm başına 1.000,00 TL olmak üzere 10.000,00 TL gecikme cezası talep hakkı doğduğunu ileri sürerek, bu tazminatlara doğdukları tarihten itibaren yasal faiz yürütülmek üzere davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili daha sonra davayı ıslah etmiştir.
Davalı yüklenici, sözleşmenin geri dönülmeyecek konumda ifa edildiğini taraflar arasındaki anlaşma nedeniyle ek süre sağlanıp ek haklar verildiğini talep edilen tazminatın haksız olduğunu, davalıların zarar tazminatı talep haklarının sözleşmeye göre mümkün olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davacı arsa sahipleri ile davalı yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığı sözleşmenin 9. maddesi uyarınca inşaatın, ruhsat tarihinden itibaren 12 ay içerisinde yapı kullanma izin belgesi alınmış halde yüklenici tarafından teslim edilmesi gerektiği, davacıların, sözleşmenin 9. maddesi uyarınca bağımsız bölüm başına aylık 1.000,00 TL gecikme tazminatı talep hakkı doğduğu dava tarihine kadar gecikmenin 22 ay olduğu bunun karşılığının 220.000,000 TL olduğu ancak bu miktarın fahiş olması nedeniyle 110.000,00 TL indirildiği ayrıca gecikme nedeniyle davacıların bağımsız bölüm başına aylık kira bedeli 1.500,00 TL olmak üzere 10 bağımsız bölüm için 15.000,00 TL kira bedeli alacağı doğduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 15.000,00 TL kira kaybının dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, ayrıca cezai şart alacağı olan 110.000,00 TL"nin davalıdan tahsili ile davacılara ödemesine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle cezai şart ve yoksun kalınan kira bedeline ilişkindir.
Taraflar arasında imzalanan 20.03.2009 gün 8661 yevmiye numaralı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin "inşaatın süresi" başlıklı 9. maddesi uyarınca inşaatın teslim süresi inşaat ruhsatının alınmasından itibaren 12 ay olarak belirlenmiştir. Maddenin devamında inşaatın teslim süresinin gecikmesi halinde ise gecikilen her ay için arsa sahiplerinin paylarına isabet edecek bağımsız bölüm başına 1.000,00 TL cezai şart ödeneceği 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 180/2. maddesi "alacaklının uğradığı zarar kararlaştırılan ceza tutarını aşıyorsa alacaklı borçlunun kusuru bulunduğunu isabet etmedikçe aşan miktarı isteyemez." hükmünü içermektedir.
Somut olayda inşaat yapı ruhsatının 17.05.2010 tarihinde alındığı gözetildiğinde, teslim tarihinin 17.05.2011 olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı vekili, dava dilekçesinde sözleşmesinin 9. maddesinde kararlaştırılan cezai şartın dışında ayrıca gecikilen her ay için bağımsız bölüm için aylık 2.000,00 TL olmak üzere 10 bağımsız bölüm için toplam 20.000,00 TL müsbet zarar da istemiştir. Sözleşmede belirtilen cezai şart kira tazminatı niteliğinde olup mahalli emsal kira bedellerine göre bu miktarı aşan bölüm talep edilemeyecektir. Yani hem cezai şart hem de kira tazminatı talep edilemeyecektir. Bu hususun aksi de yani hem cezai şartın hem de kira tazminatının birlikte istenebileceği taraflar arasındaki sözleşmede de kararlaştırılmamıştır.
Bu durumda mahkemece, gerekirse bilirkişiden ek rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde iadelerine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.