Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1383
Karar No: 2017/7690
Karar Tarihi: 18.10.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/1383 Esas 2017/7690 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2017/1383 E.  ,  2017/7690 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.09.2007 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12.10.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, Türk Medeni Kanunu"nun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir.
    Davacı ... paylı malik olduğu 134 ada 18 parsel lehine 134 ada 9 parsel aleyhine geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir. Dava sırasında vefatı üzerine mirasçıları davaya devam etmişlerdir.
    Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, daha önce davanın kabulüne karar verilerek 18 sayılı parsel lehine 9 sayılı parsel aleyhine geçit irtifakı kurulmuş, karar Dairemizin 16.02.2011 tarihli 2011/496 Esas 2011/1871 Karar sayılı ilamı ile “ davacıya ait 18 sayılı parselin yararına 3 no’lu güzergahtan kurulan geçitin genel yola bağlantısının sağlanıp sağlanmadığı anlaşılamadığı. Davanın, mahkemenin kabul ettiği gibi sonuçlandırılmasının ancak 3 no’lu güzergâhın genel yola bağlantısının bulunması halinde olanaklı olduğu, Mahkemece, öncelikle kurulan geçitin genel yola bağlanıp bağlanmadığı tespit edilmesi aksi takdirde diğer alternatiflerin değerlendirilmesi gerektiği" gerekçeleri ile bozulmuştur.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde mahkemece, davanın kabulü ile aynı güzergah üzerinden 9 sayılı parsel aleyhine geçit hakkı kurulmasına dair verilen kararın davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine de, Dairemizin 17.10.2012 tarihli 2012/10332 Esas 2012/12016 Karar sayılı ilamı ile "Geçit davalarında uygulanan kesintisizlik ilkesi gereğince davacılara ulaşım sağlayacak geçitin herhangi bir engelle karşılaşmadan genel kadastro yoluna ulaşması gerektiği. 8 sayılı parselden sonra 133 ada 37 parsel numaralı Hazine adına kayıtlı orman vasıflı taşınmazdan geçen fiili yol esas alınarak geçit kurulduğu, Halbuki kamu mallarından olan orman vasıflı taşınmazlardan geçit kurulması mümkün olmadığı, özel mülkiyete konu taşınmazlardan kesintisiz olarak genel yola ulaşacak şekilde geçit kurulmasına karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulü ile 134 ada 18 parsel sayılı taşınmaz lehine, 134 ada 9 sayılı parsel sayılı taşınmaz üzerinden 22.11.2013 tarihli fen bilirkişi raporu ve krokisinde A ve A1 harfleriyle belirtilen bölümden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili’nin temyiz etmesi üzerine Dairemizin 24.11.2015 tarih 2014/14722- 2015/10749 E-K sayılı ilamı ile mahkemenin, 16.04.2014 tarihli celsede, davacı tarafa 26.11.2013 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen geçit bedelini mahkeme veznesine depo etmek üzere kesin süre verilmesine ilişkin ara kararında, yatırılması gereken geçit bedelinin miktarı açıkça yazılmak suretiyle net bir şekilde belirtilmediğinden ara kararın usulüne uygun olmadığı, yol yapımında ihtiyaç duyulan istinat duvarı ile ilgili hüküm kurulması ve davalıların istinat duvarının maliyetinden sorumlu tutulmalarının da doğru olmadığı gerekçeleri ile bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan Yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulü ile,134 ada 18 sayılı parsel lehine, 134 ada 9 sayılı parsel üzerinden 22.11.2013 tarihli fen bilirkişi raporu ve krokisinde A ve A1 harfleriyle belirtilen bölümden geçit hakkı kurulmasına, mahkeme veznesine depo edilen 14.546,70 TL geçit bedelinin 134 ada 9 parsel sayılı taşınmaz maliklerine eşit olarak ödenmesine karar verilmiştir.
    Hükmü davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Hemen belirtmek gerekir ki, bedelin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
    Somut olaya gelince;
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Mahkemece dairemizin 24.11.2015 tarih 2014/14722- 2015/10749 E-K sayılı ilamına uyulmasına rağmen geçit bedelinin tespiti için 03.05.2016 tarihinde ziraat bilirkişisine ek rapor aldırılmış bu raporda geçit bedeli gerekçesi de açıklanmadan 26.10.2013 tarihli bilirkişi raporunda 15.846,00 TL olarak belirlenmiş olan bedelden daha düşük olmak üzere 14.546,70 TL olarak belirlenmiş;mahkemece 03.05.2016 tarihli ek bilirkişi raporu esas alınarak bozmadan önceki raporda belirlenen bedelden daha düşük miktarda geçit bedeline hükmedilmiştir.
    Bu durumda mahkemece mahallinde yeniden keşif yapılarak bilirkişiden rapor alınmak suretiyle taşınmazın geçit hakkı kurulan kısmının ve varsa ağaçların değeri keşif tarihi itibari ile yeniden belirlenmesi, saptanan bu bedel depo ettirildikten sonra hüküm kurulması gerekir.
    Belirtilen husus gözetilmeden ve bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmeden önceki raporda belirlenen bedelden daha düşük miktarda geçit bedeli depo ettirilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 18.10.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi