16. Ceza Dairesi 2019/8892 E. , 2021/2289 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 1-Sanıklar ... ve ... hakkında;
TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanun"un 3-5/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri uyarınca verilen mahkumiyet kararlarına ilişkin istinaf başvurularının esastan reddi
2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5/1, TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine dair Rize Ağır Ceza Mahkemesi kararının kaldırılarak TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi ile TCK"nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9 ve 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanık ... tarafından kimse yok mu derneğine sms yoluyla yapılan yardımın müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Sanıklar ... ve ...’nin adli sicil kaydında görünen kesinleşmiş HAGB kararları yönünden mahkemesince her zaman ihbarda bulunulması mümkün görülmüş,
Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden Bölge Adliye Mahkemesi karar başlığında suç tarihinin sanıklar ... ve ... yönünden “26.07.2016“ diğer sanıklar yönünden “23.07.2016” yerine “2016 yılı ve öncesi” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.
Diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, sanık ...’nin bylock kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya gelmesi beklenilmeden karar verilmesi,
Sanık ... adına kayıtlı olan... numaralı GSM hattının fiili kullanıcısının ve anılan hat üzerinden bylock serverlarına sağlanan bağlantıların sanık ... tarafından yapılmadığı halde hükme esas alınması sonuca etkili bulunmamıştır.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar ..., ..., ... ve sanıklar müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davalarının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Rize Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.