Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/33472 Esas 2011/14889 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/33472
Karar No: 2011/14889

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/33472 Esas 2011/14889 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2010/33472 E.  ,  2011/14889 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya 5. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 28/10/2010
    NUMARASI : 2010/227-2010/1186

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    İİK.nun 8.maddesinde; icra ve iflas dairelerinin yaptıkları muamelelerle kendilerine vaki talep ve beyanlar hakkında bir tutanak yapacakları, sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altlarının ilgililer ve icra müdürü veya yardımcısı veya katibi tarafından imzalanacağı, ilgilerin bu tutanakları görebilecekleri ve bunların örneğini alabilecekleri, icra ve iflas dairelerinin tutanaklarının, hilafı sabit oluncaya kadar muteber olacağı düzenlemesine yer verilmiştir.  
    Yine aynı yasanın ilam mahiyetini haiz belgeler başlığı altındaki 38.maddesinde; "...icra dairesindeki kefaletlerin ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabi olduğu, bu maddedeki icra kefaletlerinin müteselsil kefalet hükmünde olduğu" belirtilmiştir.
    Üçüncü kişilerin icra dairesi önünde takip borçlusunun borcuna kısmen veya tamamen kefil olması, borçlunun, borcunun ödenmesini kısmen veya tamamen üstlenmesi halinde, icra kefaleti doğar. Kefaletin geçerli olabilmesi, kefilin beyanının icra tutanağına geçirilmesi ve tutanağın altının imzalanmasını gerektirir. Ayrıca kefilin kefil olduğu miktarın belirli olması ve kefaletin herhangi bir koşula bağlı olmaması gerekir. Maddede de açıkça belirtildiği gibi buradaki kefalet müteselsil kefalettir.
    İcra kefaletleri, ilam mahiyetindeki belgelerden olup, aksinin aynı kuvvette bir belge ile kanıtlanması gerekir.
    Tüm bu açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında; Antalya 1.İcra Müdürlüğü"nün 2009/6466 sayılı dosyası ile alacaklı  vekili tarafından, borçlular i hakkında iki adet bonoya dayalı olarak 09.03.2009 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yol ile icra takibi yapıldığı, borçlu adresinde, 23.3.2009 tarihinde menkul mal haczi sırasında; adreste hazır bulunan borçlunun borcu kabul ettiği, taksitle ödeme taahhüdünde bulunarak bu beyanını imzaladığı, daha sonra 28.5.2009 tarihinde, alacaklı vekili ile borçlu kefil olmak isteyen aynı takip üzerinde, icra müdürü l huzurunda, "tüm takip dosyası borcuna kefil olmak istediğini" belirterek beyanını, itirazı olmadığını da vurgulayarak imzaladığı görülmektedir.
    Açıklanan bu şekli itibariyle, takip konusu borcun kesinleşmesinden sonra, icra müdürü huzurunda, tarafların imzalı beyanları ve icra müdürünün imzası ve kaşesi basılı olarak yapılan  iş bu kefalet belgesi geçerli olup, ilam hükmündedir. Bu belgenin aksi, geçersiz olduğu, iptal edildiği de aynı kuvvette bir belge ile kanıtlanamadığına göre, mahkemece açıklanan nedenlerle icra kefili üçüncü kişinin şikayetinin redddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulü ile "davacı yönünden ödeme emrinin iptaline" şeklinde karar verilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07/07/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
           

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.