Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1539
Karar No: 2015/7061

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/1539 Esas 2015/7061 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2015/1539 E.  ,  2015/7061 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gölcük 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ : 28/01/2014
    NUMARASI : 2013/829-2014/63

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Davacı-davalı erkek, kadının açtığı boşanma davasını temyiz etmiş ise de; davacı-davalı erkeğin temyiz talebinden feragat etmesi sonucunda, tarafların boşanmalarına dair karar 13.09.2012 tarihinde kesinleşmiştir. Mahkeme kararlarına kesinleşme şerhi verilmesi idari işlem niteliğinde olup, temyizi mümkün değildir. Açıklanan husus gözetilerek davalı-davacı tarafın 24.07.2014 tarihli ek karara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz dilekçesinin yukarıda gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oyçokluğuyla karar verildi.08.04.2015(Çrş.)

    KARŞI OY YAZISI

    Mahkemece, davacı-davalının davasının reddine, davalı-davacının davasının kabulüyle tarafların boşanmasına karar verilmiştir. Hüküm taraflarca temyiz edilmiş , hükmü boşanma yönünden temyiz eden davacı-davalı 13.09.2012 tarihinde temyiz talebinden feragat etmiştir. Yargıtay tarafından da davacı-davalının temyiz talebi feragat sebebiyle reddedilmiştir. Hal böyleyken mahkemece hüküm “boşanma” yönünden 06.11.2013 tarihinde kesinleştiği şerhi verilerek nüfus müdürlüğüne gönderilmiş, kesinleşme şerhinin 13.09.2012 olarak düzeltilmesine ilişkin davacı-davalı erkeğin talebi 24.07.2014 tarihli ek karar ile reddedilmiştir. Temyiz bu ek karara yöneliktir.
    Sayın çoğunluk ile aramızdaki görüş ayrılığı, davanın taraflarından birinin başvurusu üzerine, hükmün kesinleşip kesinleşmediğinin tespitiyle ilgili olarak mahkemece verilen karara veya bu yönde yapılan işleme karşı temyiz yoluna başvurulmasının mümkün olup olmadığına ilişkindir.
    Bir hükmün, şeklen kesinleşip kesinleşmediğini, eş deyişle şekli kesinlik kazanıp kazanmadığını tespit etme, maddi anlamda “kesin hüküm” vasfını kazanıp kazanmadığının ve o ilamın kesin hüküm etkisine haiz olup olmadığının ön koşuludur (HMK. m. 303/1) Başka bir ifade ile, "kesin hüküm" etkisinin başlaması için ilamın usulen kesinleşmiş olması yasal olarak zorunludur. Bu hususu tespit etme, mahkemenin yargılama faaliyetinin bir parçasıdır ve bu faaliyetinin kapsamındadır. Hakim bu tespiti yapmakla, görülmekte olan davanın nihayete erdiğini belirlemiş olmaktadır. Kesinleşmiş bir karara, “kesinleşme şerhinin” kim tarafından ve nasıl verileceği ise, hukuki veya fiili bir engel bulunmadıkça kararı veren mahkemece yapılması gereken bir usul işlemidir. (HMK. m. 302/4) Bu bakımdan ilamın kesinleşip kesinleşmediğinin tespiti ile kesinleşme şerhinin verilmesine ilişkin usul işlemini, mahkemelerin “idari işlemi” kabul etmek mümkün değildir. Kesinleşme şerhinin verilmesine ilişkin usul işleminin, hata halinde her zaman geri alınması mümkün olduğundan temyize tabi olmadığı kabul edilebilir ise de, görülmekte olan davanın nihayete erdiğinin ve ilamın kesin hüküm etkisinin başladığının tespitiyle ilgili işlemin yargısal denetimin dışında olduğu kabul edilemez.
    Mahkemece kesinleştirme tarihi doğru belinlenmemiş, davacı-davalının bu yöne ilişkin düzeltme talebi de mahkemece temyize konu ek kararla reddedilmiştir. Bu durumda davacı-davalının temyizden başka başvurabileceği bir kanun yoluda kalmamıştır. Bu bakımdan temyiz itirazlarının incelenmesi ve kararın bozulması gerektiğini düşündüğüm için sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi