Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2010/20-46
Karar No: 2010/339
Karar Tarihi: 23.06.2010

Tapuda Kayıtlı Olmayan Taşınmaz Malların Tespiti - Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2010/20-46 Esas 2010/339 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Antalya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen \"Tapu iptali ve tescil ile tapu kaydında mevcut zilyetlik şerhinin silinmesi\" davası sonucunda, mahkeme tarafından davacının talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı, taşınmazın kendisine ait olduğunu iddia etmektedir. Ancak, yapılan incelemeler sonucunda taşınmazın orman sınırları içinde olduğu ve bu nedenle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği belirlenmiştir. Ayrıca, taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin doğru olmadığını iddia eden davacının iddiaları araştırılmamıştır. Kararda, orman kanunu ve kadastro kanunu maddelerine atıfta bulunulmuştur.

 

 

Hukuk Genel Kurulu 2010/20-46 E., 2010/339 K.

Hukuk Genel Kurulu 2010/20-46 E., 2010/339 K.

  • TAPUDA KAYITLI OLMAYAN TAŞINMAZ MALLARIN TESPİTİ

 

  • 6831 S. ORMAN KANUNU [ Madde 2 ]
  • 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ]

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki "Tapu iptali ve tescil ile tapu kaydında mevcut zilyetlik şerhinin silinmesi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;Antalya 4.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 29.09.2004 gün ve 2002/875 E., 2004/404 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 09.02.2006 gün ve 2005/12169 E., 2006/1279 K. sayılı ilamı ile;

(…

…Davacı Aşur Öztürk, Topallı Köyü 962 parsel sayılı taşınmazın makiye ayrılan yerlerden olduğu, önceki zilyet tarafından imar ihya edilerek 20 yıldan fazla zilyet edildiği, taşınmazın 1952 yılında makiye ayrılmakla orman rejimi dışına çıkarıldığı, kadastro tesbit tarihinden önce yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluştuğu iddiasıyla tapu kaydının iptali ve adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın REDDİNE verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.

Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir.

Çekişmeli taşınmazların bulunduğu 1945 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 1980 yılında yapılıp 02.04.1981 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2. madde uygulaması, 1985 yılında yapılıp, 23.05.1986 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 2896 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı yasanın 2/B madde uygulaması vardır.

1) İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye ve mahkemece, kesinleşmiş orman kadastro tutanakları ve haritaları, arazi kadastro paftası ile makiye ayırma tutanaklarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazın tamamının, 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre 1945 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro sınırları içindeyken, 1952 yılında makiye ayrıldığı, 1963 yılında yapılan genel arazi kadastrosunda ise orman olarak tapulama dışı bırakıldığı, 1981 yılında orman sınırları içinde aplike edilerek, 1744 Sayılı Yasa hükümlerine göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve Hazine adına tapuya tescil edildiği belirlenip, maki tefrik komisyonunun yasada öngörülen sayı ve nitelikte elemanı bulunmadığı bu nedenle kuruluşu yasaya aykırı olduğu gibi , makiye ayrılan yerlerin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilemeyeceği (HGK 27.02.2002/1-19 E., 97 K. Sayılı Kararı), bu tür yerlerde özel yasaları gereği oluşturulan tapulara değer verileceği, davacı tarafın böyle bir tapusunun olmadığı, 6831 Sayılı Yasanın 2. madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazların, yasalar gereği Hazineye kalan taşınmazlardan olduğundan, kazandırıcı zamanaşımı yoluyla edinilemeyeceği gerekçe gösterilerek Hazine aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı gerçek kişinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2) Davacı gerçek kişinin beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı gerçek kişi taşınmazı kendisinin zilyet ettiğini, beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhinin doğru olmadığını da iddia ettiği, keşifteki Davalı Musa davayı kabul ettiği, tanık ve yerel bilirkişi bu hususu doğruladıkları halde, taşınmazın belediye sınırları içinde bulunup bulunmadığı, davacının Topallı Köyü nüfusuna kayıtlı olup almadığı, bu köyde oturup oturmadığı, oturuyor ise kaç yıldır bu köyde oturduğu araştırılmamıştır.

O halde, 4127 sayılı yasanın 1. Maddesi ile değişik 2924 sayılı yasanın 11. Madde 3. Fıkrasının "... Kadastro çalışmaları sırasında, fiili kullanım durumuna göre sınırlandırması Hazine adına tesbiti yapılacak bu yerler üzerindeki muhdesat ile tasarruf edenlerin isimleri, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilir. ..." hükümlerine göre tasarruf edenleri belirlenerek tapunun beyanlar hanesinde gösterilmelidir. Ancak, tasarruf edenlerin beyanlar hanesinde gösterilmesi, bu tür taşınmazların 2924 sayılı yasanın11/I-III maddesi hükümlerine göre kullanan kişilere satılmasını gündeme getireceğinden, taşınmazda tasarruf ettiklerini iddia eden davacı gerçek kişilerin,

a) Orman köyü nüfusuna kayıtlı olup olmadıklarının,

b) Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten geriye doğru en az beş yıldır o yerde ikamet edip etmediklerinin,

c) 3402 sayılı yasanın 14. Maddesindeki taşınmaz edinmedeki sınırlamaların araştırılması,

d) Bu araştırmanın yargıcın doğru sicil oluşturma görevi cümlesinden olduğu, 2924 sayılı yasanın 1, 11/I-III, 6831 sayılı yasanın 2/B, maddeleri, HGK. 09.06.1999 gün ve 1999/8-187-492 sayılı ve 10.11.1999 gün ve 1999/7-903-944 sayılı kararları gözetildiğinde, Orman Bakanlığına verilmiş bir görev olarak değerlendirilmeyeceği ortadır .

Açıklanan hususlar gözetilmeden eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır…

….)

gerekçesiyle kısmen bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Yerel mahkemece, ilk kararda yer verilmeyen " …

…taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine yazılan zilyedin hak sahipleri tespit komisyonunu bağlamadığı, zilyetlik hususunda hak sahipleri tespit komisyonunun kararına karşı dava açılabileceği…

…" gerekçesine direnme olarak adlandırdığı son kararında yer verilmiştir.

Bu durumda, temyize konu kararın, gerçekte bir direnme kararı değil, yeni bir hüküm niteliğinde olduğu kabul edilmelidir.

Kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi Hukuk Genel Kurulu"na değil, Özel Daireye aittir. Bu nedenle dosya Özel Daireye gönderilmelidir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 20.HUKUK DAİRESİNE gönderilmesine, 23.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi