2. Ceza Dairesi 2014/35530 E. , 2017/5100 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını bozma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanığın tekerrüre esas alınan İzmir 10. Sulh Ceza Mahkemesi"nin 18/05/2012 tarihli, 2012/356 E.- 792 K. sayılı kararı ile kullanmak için uyuşturucu madde satın alma suçundan 10 ay hapis cezasına mahkum edilmiştir. 6545 sayılı Yasa"nın 85. maddesi ile 5320 sayılı Yasa"ya eklenen geçici 7. maddesinde ""Bu Kanun"un yürürlüğe girdiği tarih itibariyle Türk Ceza Kanunu"nun 191 inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191 inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir.""
denmiştir. Buna göre kesinleşmiş olan hükümlerle ilgili olarak uyarlama yapılıp hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerekmekte olup, denetim süresine uyması ve uyduğu taktirde davanın düşmesine hükmolunması ihtimali bulunduğundan, bu mahkûmiyetin tekerrüre esas alınamayacağı, bununla birlikte sanığın adli sicil kaydında yer alan, İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/07/2009 tarih ve 2007/377 E., 2009/429 K. sayılı ilamı ile verilip 23/11/2012 tarihinde kesinleşen 7 ay 15 gün hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan hüküm fıkrasından sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamın olduğu bölümün çıkartılarak, İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/07/2009 tarih ve 2007/377 E., 2009/429 K. sayılı kararına konu infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma suçundan verilen 7 ay 15 gün hapis cezasına ilişkin mahkumiyet kararının mükerrirliğe esas alınmasına karar verilmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Dava konusu eylemin iddianamede açıkça ve bağımsız biçimde gösterilmesi gerekir. Başka bir olayın anlatımı sırasında yapılan açıklamalara dayanılarak sanık hakkında o suçtan da kamu davası açıldığının kabulüne olanak bulunmamaktadır. Somut olayda hırsızlık suçundan düzenlenen iddianamede konut dokunulmazlığını bozma suçundan da bahsedilmesi, konut dokunulmazlığını bozma suçundan dava açıldığı anlamına gelmeyeceği gözetildiğinde konut dokunulmazlığını bozma suçundan ek iddianame düzenlenmesi sağlanarak hüküm kurulması gerekirken ek savunma ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 04/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.