15. Ceza Dairesi 2017/15268 E. , 2019/9453 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca ayrı ayrı beraatine
Dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1-Katılan vekilinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede,
Katılan vekilinin 17/03/2014 tarihinde sanıklar hakkında kurulan beraat hükümlerine ilişkin süre tutum dilekçesi verdiği, gerekçeli kararın tebliğinden sonra ise 02/04/2014 tarihli dilekçe ile temyiz isteminden vazgeçtiği anlaşılmakla, sanıklar hakkında verilen beraat hükümlerine ilişkin katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmeksizin mahalline iadesine,
2-O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemine yönelik yapılan incelemede,
Katılana ait ... plaka sayılı 2001 model... marka aracın satımı hususunda sanık ... ile katılanın anlaşmaları üzerine, suç tarihinde sanıkların devir işlemleri için mesai saati bitimine kısa bir süre kala katılanı noterliğe götürüp, hileli davranışlar ile araç satış bedelinin tamamını katılana ödemeden sanık ...’ın adına aracın kaydını yaptırmak suretiyle, üzerlerine atılı dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda;
09/07/2013 günü noterde satış işlemi için sanık ... ve katılanın buluşmaya karar verdikleri, pazarlığı sanık ... ile yaptığı halde son anda Noterde aracın sanığın arkadaşı olan diğer sanık ... adına tescil edileceğini söylediği, katılanın da buna itiraz etme fırsatı bulamadan Noter işlemlerinin yapıldığı, sanık ..."in yanında getirdiği çanta içerisinde 50TL’lik ve 10TL’lik banknotlardan oluşan bir deste parayı katılana verdiğinin taraflarca kabul edildiği, katılanın sanık ... ile aracın peşin olarak 20.100TL’ye satımı hususunda anlaştığı, noterde iken sanığın küçük banknotlardan oluşan ve aldatmaya yönelik olarak hazırlanmış para çantasını katılana gösterdiği, bu arada noterde işlemlerin hızla yapılıp para saymasına fırsat tanınmadan katılanın satış sözleşmesine imza atmak zorunda bırakıldığı, katılan para konusunda itiraz ettiğinde sanıkların çantanın içinde başka paralar olduğunu da gösterdikleri, sanık ...’in imza sonrası paranın tamamını vereceği yönünde katılanı aldattığı, bilahare satış yapıldıktan sonra paranın kalanını bu kez dışarıda vereceğini söyleyerek katılanı noterden çıkarttığı, daha sonra aracı sanık ...’ın götürdüğü, katılanın ise sanık ...’in aracına binmek zorunda kaldığı, sanık ...’in katılanı bir süre araç ile dolandırdıktan sonra, ertesi gün kalan parayı vermek üzere sanık ...’in araçta bir senet imzaladığı ve senedin de ödenmediği anlaşılmakla; sanıkların birlikte hareket ederek katılanı noterdeki sözleşme imzalanması sırasında çeşitli bahaneler üreterek kandırıp, aracın satış bedelinin bir kısmını verip, geri kalanını ise imzadan sonra vereceklerini söyleyerek vermemeleri karşısında, sanıkların üzerlerine atılı dolandırıcılık suçunun sübut bulduğu ancak;
02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlendiği ve sanıklara isnat edilen TCK"nın 157/1. maddesinde belirtilen dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nın 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi yapılıp, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini zorunluluğu,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 03.10.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.