15. Hukuk Dairesi 2019/1671 E. , 2020/268 K.
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalı ... arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 06.10.2015 gün ve 2012/101 E.-2015/470 K. sayılı hükmü onayan 23. Hukuk Dairesi"nin 26.11.2018 gün ve 2016/1327 E.-2018/5476 K. sayılı ilamı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Davacı vekili, müteahhitlik yapan müvekkilinin, davalı ile Konut Yapım Alım Protokolü imzaladıklarını, davacının edimlerini yerine getirerek iki adet konutu tamamlayıp davalıya teslim ettiğini, teslim edilen iki konut bedeli olan 202.500,00 TL’den geriye 90.000,00 TL bakiye borcu kaldığını ileri sürerek bu bedelin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Karar düzeltme talebinin kural olarak temyiz incelemesini yapan Yargıtay Hukuk Dairesince incelenmesi gerekmekte ise de; Yargıtay Büyük Genel Kurulu"nun 09.02.2018 gün 2018/1 sayılı işbölümü kararı ile arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan ve 01.07.2016 tarihinden sonra temyiz ya da karar düzeltme talepli olarak Yargıtay"a gelen dosyalardaki temyiz ya da karar düzeltme taleplerini incelemek görevi Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"ne verildiğinden karar düzeltme talebi Dairemizce incelenmiştir.
Davalı vekili, davacının bizzat kendi el yazısı ile düzenlediği konut yapım ve alım protokolünü imzaladıklarını, yine davacı ile 29.06.2009 tarihinde ek ödeme taahhüdüdür başlıklı belgeyi imzaladıklarını, davacının konutları eksik teslim ettiğini, davalının ayrı ayrı 85.000,00 TL, 26.500,00 TL, 28.500,00 TL, 140.000,00 TL olarak davacıya ödediğini ve ayrıca 66.000,00 TL ...’a ödeyerek toplamda 206.000,00 TL ödediğini savunarak davanın reddini istemiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 26.11.2018 tarih ve 2016/1327 Esas, 2018/5476 Karar sayılı ilamı ile onanmış, davacı tarafça süresi içerisinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında imzalanan konut yapım ve alım protokolü isimli sözleşme hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmayıp, davacı tarafça edimin ifa edildiği ileri sürülerek bakiye bedelinin talep edilmesi ve davalı tarafçada taraflar arasında imzalandığı belirtilen ek ödeme tutanağı isimli belge gereğince borcunun kalmadığı iddiası karşısında aralarındaki uyuşmazlık, sözleşme gereğince davacının bakiye alacağının kalıp kalmadığı hususunda bulunmaktadır. Davalı tarafın dayanmış olduğu ek ödeme protokolünde, yapılan ödemeler sonrasında davalının 14.000,00 TL borcu kaldığı kararlaştırılmıştır. Alınan bilirkişi raporuna ve dosya kapsamına göre, belgedeki imzanın davacıya ait olduğunun kabulü karşısında, davalının davacıya 14.000,00 TL dışında borcunun kalmadığı anlaşılmaktadır. Davalı taraf davaya cevabında, sözleşme ilişkisinden kaynaklanan bir borcu olmadığını ileri sürdüğüne göre ispat külfeti kendisindedir ve ödeme yaptığını ispat etmesi gerekir. Dosya kapsamına göre 29.06.2009 tarihli faks çıktısına delil başlangıcı olduğunun kabulü karşısında, tanık beyanlarıda dikkate alındığında, davalının 14.000,00 TL dışındaki kısmı ödediğini kabul etmek gerekir.Tüm bu hususlar dikkate alındığında; davalının dayandığı faks çıktısında dahi davalının 14.000,00 TL borcu bulunduğunu kabul etmesi karşısında, davanın bu miktar yönünden kabulü gerekirken, tümden reddi doğru olmamış, temyiz isteminin bu yönden kabulü gerekirken reddine karar verilmesi doğru olmamış, bu husus karar düzeltme istemi üzerine yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davacının karar düzeltme isteminin bu yönden kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği karar düzeltme peşin harcının istek halinde karar düzeltme isteyen davacıya geri verilmesine, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 136,00 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davacıya iadesine, 04.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.