Davacı B. B.Hatları İle Petrol Taşıma A.Ş. vekili Avukat H.T. Ö.tarafından, davalılar H.. K.. vdl. aleyhine 23/05/2011 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar H.. K.. vekili ve M.. K.. tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı M.. K.."ın temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalı H.. K.."ın temyiz itirazlarına gelince; Dava,haksız eylem nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalılar M.. K.. ve H.. K.. tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalılar tarafından petrol boru hattının Karaisalı sınırları içerisinde bulunan bölümlerinde iki defa boru hattının delinerek petrol çalındığını ve zararın tahsili amacıyla davalılar aleyhine açılan davada Karaisalı Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2003/324 Esas ve 2006/497 Karar sayılı kararı ile hükmedilen zararları dışında kalan bakiye alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Dosya kapsamından, davaya konu hırsızlık olayının 1994 yılının Haziran ayı ve tam olarak belirlenen 19/07/1994 tarihinde gerçekleştiği, eldeki davanın ise 17/05/2011 tarihinde açıldığı ve davalı H.. K.. tarafından süresinde zamanaşımı def"inde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu olay haksız eylemden kaynaklanmakta olup BK"nun 60/1 maddesinde düzenlenen 1 ve 10 yıllık zamanaşımı sürelerine tabi bulunmaktadır. Diğer yandan, eylem aynı zamanda suç niteliğinde olup olay tarihinde yürürlükte bulunan Türk Ceza Kanunun 493/son. maddesi kapsamındadır. Bu nedenle BK"nun 60/2 maddesinde düzenlenen ceza davası zamanaşımı süresi de gözönünde tutulmalıdır. Somut olayda, 765 sayılı Türk Ceza Kanunun 102/3 maddesinde öngörülen ceza davası zamanaşımı süresi de 10 yıldır. Dava konusu olayda, dava tarihinde 10 yıllık genel zamanaşımı süresi de geçmiştir. Kısaca BK"nun 60/1 ve 60/2 maddelerinde düzenlenen süreler geçmiş bulunmaktadır. Şu durumda, davanın zamanaşımı def"ini süresinde ileri süren davalı Hacı Me. K. yönünden zamanaşımı nedeniyle reddi gerekir. Yasal dayanağını 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname"den alan davacı Kurumun, anılan Karanamenin 4/2 maddesinde bu kanun hükmünde kararname ile saklı tutulan hususlar dışında özel hukuk hükümlerine tabi olacağı hususu düzenlenmiştir. Mahkemece, kamu hizmeti niteliğindeki çalışmaları özel hukuk hükümlerine tabi olan davacı hakkında, dava açmaya yetkili yerin "Olur" verdiği günün zamanaşımının başlangıcı olarak esas alınması ile davalı H.. K.."ın zamanaşımı itirazının yerinde olmadığına karar verilmiş olması doğru değildir. Mahkemece bu yönlerin gözetilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup kararın bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın (2) no"lu bentte gösterilen nedenlerle davalı H.. K.. yararına BOZULMASINA, diğer davalı Mevlüt Kaplan"ın temyiz itirazlarının (1) no"lu bentte gösterilen nedenler ile reddine ve temyiz eden davalı H.. K.."dan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 02/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.