19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/276 Karar No: 2021/1452 Karar Tarihi: 11.02.2021
Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/276 Esas 2021/1452 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, marka hakkına tecavüz suçundan sanığı mahkum etti. Temyiz edilen karar incelendi ve hükümlerin bozulmasına karar verildi. Kararda, suç tarihinde markanın Resmi Marka Gazetesinde yayınlanıp yayınlanmadığının tespit edilmemesi, uzlaştırma kurumunun öncelikle uygulanması zorunlu olduğu, adli para cezasının belirlenmesinde yanlış maddelerin yazılması ve adli emanete bulunan malların müsaderesine karar verilirken uygulama maddesinin gösterilmemesi gibi nedenler belirtilerek hükmün bozulması karar verildi. Kanunlar: 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi, CMK'nin 253. ve 254. maddeleri, 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 61/7. ve 61/A maddeleri, TCK'nin 50, 52/2 ve 232/6 maddeleri, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2019/276 E. , 2021/1452 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Kararın gerekçesinde şikâyete konu markaya ait tescil belgelerinin dosya içerisinde bulunduğu yazılmış ise de; Türk Patent ve Marka Kurumundan suça konu ürünler üzerinde kullanılan markanın Resmi Marka Gazetesinde yayınlanma tarihi ile suç tarihinde geçerli bulunup bulunmadığının tespiti açısından marka tescil belgesinin emtia listesi ile birlikte onaylı ve renkli örnekleri getirtilmeden eksik kovuşturma ile karar verilmesi, Kabule göre de; 1) 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan (suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan) 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7. maddesinin aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinde düzenlenen satışa arz etme veya satma suçu yönünden de uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK’nin 253. ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu, 2) Adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK’nin 52/2. maddesi yerine TCK’nin 50. ve 52. maddeleri yazılması suretiyle CMK’nin 232/6. maddesine aykırı davranılması, 3) Adli emanette bulunan ürünlerin müsaderesine karar verilirken uygulama maddesinin gösterilmemesi, 4) Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 25/09/2014 yerine 24/09/2014 olarak yazılması, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 11/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.