
Esas No: 2017/3366
Karar No: 2017/7651
Karar Tarihi: 18.10.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/3366 Esas 2017/7651 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki meranın aidiyetinin tespiti, müdahalenin meni davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 08.12.2015 gün ve 2015/13519 Esas-2015/11347 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, köy tüzel kişiliği, 60 nolu Toprak Tevzi Komisyonu tarafından tahsis edilen kadim meralarının kadastro tespiti sırasında 103 ada 67 parselde davalı adına mera olarak sınırlandırıldığını, esasen köylerine ait mera olduğunun tespiti ile köyleri adına sınırlandırılmasını ve elatmanın önlenmesini talep etmiştir.
Davalı, aynı konuda daha önce ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/110 Esas ve 2009/301 Karar sayılı dosyası ile dava açıldığını reddedilerek kesinleştiğini, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kesin hüküm nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, Dairemizce her iki davanın tarafları ve sebebinin farklı olması nedeniyle karar bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacı köyün hak iddia ettiği bölümün kadimden beri davalı köy tarafından kullanıldığı gerekçesiyle dava reddedilmiş, davacı vekilinin temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
Dairemizin onama kararına karşı davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyanın yeniden yapılan incelenmesi sonucu bu kez kararın eksik inceleme ve araştırma sonucunda verildiği anlaşılmış ve davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
Şöyle ki; Dava konusu 103 ada 67 parsel sayılı taşınmaz kadastro tespitinde, ... İli Azat Köyünde 1.485.648,15 m2 olarak mera niteliği ile mera siciline kaydedilmiştir.
Davacı, 60 nolu Toprak Tevzi Komisyonunun tahsis kararına ve kadimlik iddiasına dayanmıştır. Toplanan delillere, tüm dosya içeriğine göre, her iki köyün kuruluş tarihlerinin belli olmadığı, kadim köy oldukları ve dava konusu yerin mera niteliğinde olduğu sabittir. Uyuşmazlık, meranın aidiyetinin şüpheye yer vermeyecek şekilde tespitinden kaynaklanmaktadır. Mahallinde yapılan keşifte mahalli bilirkişiler davacı ve davalı köylerin kullandıkları yerleri göstermişlerdir. Taraf tanıklarının ve mahalli bilirkişilerin kullanıma dair beyanlarını izlemeye uygun fen raporu düzenlettirilmemiş, aidiyetinin belirlenmesi için yeterli araştırma yapılmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle mahallinde yeniden yapılacak keşifte yaşlı ve taraf köylerden olmayan mahalli bilirkişiler ve uzman bilirkişiler eşliğinde keşif yapılmalı, taraf tanıkları dinlenmeli, davacının dayandığı Toprak Tevzinin Komisyonu kararı ve krokisi uygulanmalı, davalının dayandığı mahkeme kararı uygulanmalı, tüm bu uygulamaların ve mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarını izlemeye elverişli kroki düzenlettirilmeli, sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Noksan inceleme ve araştırmayla karar verilmesi doğru olmadığından, yanılgılı değerlendirmeyle onama kararı verilmesi doğru olmadığından, davacı vekilinin karar düzeltme isteği yerinde görülerek hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin 2015/13519 E. 2015/11347 K. sayılı 08.12.2015 tarihli onama kararının kaldırılmasına, hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan karar düzeltme ret harcının iadesine, 18.10.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.