16. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/12274 Karar No: 2017/1659 Karar Tarihi: ...03.2017
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/12274 Esas 2017/1659 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2016/12274 E. , 2017/1659 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 1391 ada ... parsel sayılı ....900,29 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ..., murisleri ... terekesine göre .... kişi konumundaki davalı ... aleyhine, çekişmeli taşınmazın müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak miras payları oranında adlarına tescili istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, elbirliği mülkiyetine tabi mallarda mirasçıların bir kısmının miras paylarına yönelik olarak terekeye karşı .... kişi durumundaki davalı tarafa karşı açtıkları davanın dinlenme olanağı olmadığı, dava tereke adına açılmadığı için sonradan dava dışı mirasçının davaya dahil edilme imkanı da bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Gerçekten, el birliği mülkiyetinde her bir mirasçının belirlenmiş payından söz edilemeyeceği için mirasçıların kendi paylarına yönelik talepte bulunma olanağı bulunmamaktadır. Ne var ki; eldeki dava kadastro tespitine karşı askı ilan süresi içinde açılan itiraz davasıdır. Kadastronun amacı, buna paralel olarak da Kadastro Mahkemesinin görevi 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun .... maddesinde belirtildiği üzere TMK"nın öngördüğü şekilde tapu sicilinin oluşmasını sağlamaktır. Kadastro davalarında uygulanması gereken 3402 sayılı Kanun tasfiye kanunu niteliğinde olup, özel usul kuralları getirmiş olup, Kadastro Mahkemelerinde görülen davalarda 3402 sayılı Yasada hüküm bulunan hallerde bu yasada yer alan usul hükümlerinin uygulanması zorunludur. Anılan Yasa"nın 30/.... maddesinde yer alan düzenlemeye göre "dava açan mirasçının dışında başka mirasçıların da bulunduğu anlaşıldığı takdirde, hakim re"sen lüzum gördüğü diğer delilleri toplayarak taşınmaz malın kimin adına tescil edileceğine karar vermekle yükümlüdür." Bu hüküm karşısında Kadastro Mahkemelerinde, mirasçılardan birisinin terekeye dahil olduğunu ileri sürdüğü taşınmaz hakkında payına yönelik açtığı davada, davacı dışında başka mirasçılar da olduğu anlaşıldığı takdirde, anılan yasal düzenleme gereğince mahkemenin re"sen araştırma yapması, taşınmazın davacı tarafın murisine ait olduğunun belirlenmesi halinde davada taraf olma şartı aranmaksızın mirasçılarının tümü adına tescile karar vermesi gerekir. Hal böyle olunca, mahkemece belirtilen husus göz önüne alınmak suretiyle yargılamaya devam edilerek işin esasına girilmesi, toplanan ve re"sen lüzum görülerek toplanacak olan delillere göre karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, ....03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.