17. Hukuk Dairesi 2015/18504 E. , 2018/9892 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın reddine ilişkin verilen hüküm davacılar ... ve ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; mülkiyeti ..."e ait olan .. plakalı aracın .. sevk ve idaresinde iken 21/04/2010 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde aracın denize uçtuğunu, günler sonra araç sürücüsü ile müvekkillerinin oğlunun cesedine ulaşıldığını, kaza neticesinde Önder İşkesen"in vefat etmesi nedeniyle davacıların destekten yoksun kaldığını, davalının oluşan zarardan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL"nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı taraf davasını adli yardım talepli olarak açmış, talebi mahkemenin 08/04/2013 tarihli kararı uyarınca kabul edilmiştir.
Davalı vekili; 67 AT 712 plakalı aracın trafik sigorta poliçesinin davalı ... tarafından düzenlendiğini, aracın kayıt maliki olarak görünen ... tarafından .. isimli şahsa, onun tarafından da 20/04/2010 tarihinde haricen .."a satıldığını, araç malikinin ve geçerli bir sigorta sözleşmesinin bulunup bulunmadığının tespiti ile davanın ..."e ihbarını talep ettiklerini, müteveffanın kaza tarihinde askere gitmek üzere olup öncesinde çalışmadığını, dolayısıyla askerlik dönüşü bir işe girip çalışacağı ve davacılara destek olacağı yönünde bir beklenti mevcut olmadığını, kaza tarihinden itibaren avans faizini de yerinde bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Somut olayda mahkemece davalı ... şirketi tarafından davacılara toplam 37.585,61 TL ödeme yapıldığı, meydana gelen trafik kazası esnasında araç sürücüsünün yanı sıra davacıların murisi Önder İşkesen"in de aşırı alkollü olduğu, dolayısıyla TBK"nın 52.maddesinin gözetilmesi gerektiği bildirilerek, bilirkişinin de bu hususu raporunda vurgulayarak değişik kusur oranlarına göre hesaplama yaptığı ve her durumda davalı ... şirketince yapılan ödemenin yeterli olduğu ve davacıların talep edebilecekleri bir tazminat miktarları kalmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Sigorta şirketi tarafından yapılan ödemeyi destekten yoksun kalma tazminatı hesabı yapılmadan önce alan davacılar, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldıkları paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmişlerdir. Destekten yoksun kalma tazminatı bu hesaplamanın yapıldığı gündeki verilere göre hesaplanmalıdır.
Bu durumda, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacılara yapılan sigorta ödemesinin, ödeme günü ile destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından güncellenmiş ödemenin indirilmesi gerekmektedir. Bu durumda yerel mahkemece; davalı tarafından ödenen bedelin tazminatın denkleştirilmesi prensibi uyarınca, ödemenin yapıldığı tarih ile zarar hesabının yapıldığı tarih arasında işleyen yasal faizi hesaplanarak bu ödemenin güncellenmesi ve güncellenmiş miktarın, hesaplanan gerçek tazminat miktarından mahsup edilmesi suretiyle hesaplama yapılması konusunda ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurun da kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur Borçlar Kanunu"nun 44. maddesinde (6098 sayılı TBK md.
52. md.) düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim tazminat miktarını hafifletebilir.
Mahkemece hükme esas alınan 02.07.2014 tarihli bilirkişi raporunda, davacıların desteğinin kazaya sebebiyet veren araç sürücüsü ile birlikte alkol alarak eğlenmeye gittiklerinin ceza dosyasında sabit olduğunun kabul edilerek desteğin müterafik kusurunun varlığının kabulü ile desteğin müterafik kusura katılımın %30, %50 ve %60 oranlarında üç farklı seçenekli şekilde hesaplanması ve üç halde de davacıların bakiye destekten yoksun kalma tazminatı alacaklarının bulunmadığı yönündeki değerlendirme hatalı olmuştur.
Dairemiz uygulamalarıyla alkolden dolayı %20 oranında müterafik kusurun benimsendiği de dikkate alınarak mahkemece, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 52. maddesi (818 sayılı BK 44) gereğince davacının müterafik kusuru nedeniyle %20 oranında tazminattan indirim yapılması gerekirken, %30, %50 ve %60 oranlarının seçenekli olarak uygulandığı hesaplamaya dair bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 31/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.