22. Hukuk Dairesi 2017/13977 E. , 2018/15666 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili , müvekkilinin davalıya ait iş yerinde 10.07.2008 tarihinde belirsiz süreli iş akdi ile işe girdiğini ve 03.05.2011 tarihinde haksız ve bildirimsiz olarak iş akdinin feshedildiğini, davalılar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinin olduğunu, davalılar tarfından yapılan iş akdi feshi işlemin geçersiz olduğuna ilişkin ... 1. İş Mahkemesinin 2011/527 esas, 2011/1188 karar sayılı dosyası ile işe iadesine karar veriliği ve kararın kesinleşmesi sonrasında yasal süre içersinde davalı alt işverene müracaat edildiğini, davalı alt işverenin 24.09.2012 gün yazı ile sözleşmede belirtilen boy-kilo kriterlerine uymadığı gerekçesi ile müvekkilinin, ... Mah. ... Blv.NO.133 Fatih/... adresinde bulunan ... Öğrenci Yurdunda görevlendirildiğini, yapılan bu görevlendirmenin haksız ve kötü niyetli olduğunu, zira işe iade kararının ... Havaalanı olduğunu, iş akdi sona ererken müvekkiline kıdem ve ihbar tazminatı ile kullandırılmayan yıllık izin ücretlerinin ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı ... Özel Güvenlik Hiz. Ltd. Şti. vekili, davacının müvekkil şirket yönünden işe iade kararı gereğince davacının, boy-kilo kriterlerine uymaması sebebi ile müvekkilinin ... ilinde aldığı ihale kapsamında görevlendirildiğinin ihtaren bildirildiği ve hesabına yol ücretinin yatırılmasına rağmen, davacının yeni işyerinde göreve başlamadığını, bu sebeple davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının müvekkil idarenin elemanı olmadığını, davacının yüklenici firma elemanı olduğunu, güvenlik işinin müvekkil idarenin asıl işi olmadığını ihale yolu ile çeşitli işverenlere ihale edildiğini, müvekkil idare ile diğer davalı arasında imzalanan sözleşme gereğince personelin iş akdinin sona erdirilmesinde idarenin tasarrufunun olmadığını bu husustun tamamen diğer davalı ... Özel Güvenlik Hiz. Ltd. Şti.’nin sorumluluğunda olduğunu savunarak davanın reddine karar karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalılar tarafından ıslaha karşı ileri sürülen zamanaşımı def"inin dikkate alınıp alınamayacağı taraflar arasında bir diğer uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda; davacının 22.09.2014 harçlandırma tarihli ıslah dilekçesine karşı davalılar tarafından süresinde ıslaha karşı zamanaşımı def"inde bulunulduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece ıslah karşı zamanaşımı def"i değerlendirilmek üzere ek rapor alınmış bunun üzerine davacı vekili davayı belirsiz olarak açtıklarını, zamanaşımı def"inin değerlendirilemeyeceğini ileri sürmüştür. Mahkemece ıslah sonrası zamanaşımı def"i dikkate alınmak suretiyle bilirkişiden ek rapor alınmış ise de, fazla mesai alacağı yönünden söz konusu rapordaki miktar değil, ıslah öncesindeki kök raporda belirtilen miktar esas alınmak suretiyle ilgili alacak hüküm altına alınmıştır. Ne var ki Mahkemece davanın kısmi dava olarak sonuçlandırıldığı davacının ise kararı temyiz etmediği görülmektedir. Bu halde, davanın kısmi dava olması ve ıslah tarihi itibari ile zamanaşımına uğrayan alacak bulunduğuna göre; davalıların süresinde olan ıslaha karşı zamanaşımı def"i dikkate alınmadan karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Dosya içeriğine göre , davacı hesabına 06.09.2010 tarihinde da kıdem tazminatı açıklaması ile 3.013,00 TL ile ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Ödenen miktarın hesaplanan kıdem tazminatından mahsubu gerekirken bunun gözetilmemesi de hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 25.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.