19. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/5081 Karar No: 2015/2214 Karar Tarihi: 19.02.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/5081 Esas 2015/2214 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2014/5081 E. , 2015/2214 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av... ile davalılar vek.Av...."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için başlatılan icra takibinin davalıların haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin kefaleti bulunan sözleşme uyarınca kullanılan kredinin ödendiğini, dava konusu kredi sözleşmesinde ise müvekkilinin imzası bulunmadığını, davacı banka tarafından çekilen ihtarnamelerde müvekkilinin muhatap gösterilmediğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, müvekkili hakkında aynı borçtan dolayı ... 5.İcra Müdürlüğü’nün 2008/25021 esas sayılı dosyasında takip yapıldığını, aynı konuda iki ayrı takip yapılamayacağını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacının takibinde kısmen haklı olduğu, takipten ve davadan sonraki ödemelerin infazda dikkate alınması gerektiği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, davalıların itirazlarının kısmen iptaline, tahsilde tekerrür olmamak üzere takibin toplam 199.437.33 TL.üzerinden devamına (davalı kefil ... bu miktarın 153.439 TL.sinden sorumlu olmak kaydıyla) ve davalıların % 40 oranında icra inkar tazminatıyla sorumluluklarına karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık genel kredi sözleşmelerine kefaletten kaynaklanmaktadır. Davacı vekili, alacağın dayanağı olarak dosyaya 3 ayrı genel kredi sözleşmesi sunmuştur. Ancak bu sözleşmelerin bazılarında davalıların kefalet imzaları bulunmamaktadır. Davalıların imzalarını taşıyan sözleşmelerden sonra düzenlenen ve kefaletleri bulunmayan sözleşmeler kapsamında kullandırılan kredilerden dolayı kefalet sorumluluklarından söz edilemez. Bu durumda mahkemece öncelikle dava konusu alacağın hangi sözleşmeden kaynaklandığının belirlenmesi ve o sözleşmede davalıların kefaletlerinin bulunup bulunmamasına göre sorumluluğun tespiti gerekir. Bu yönlerden mahkemece yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığı gibi hükme esas alınan bilirkişi raporu da ayrıntılı incelemeyi içermemektedir. O halde mahkemece konusunda uzman bir bilirkişiye banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak dava konusu alacağın dosyaya sunulan sözleşmelerden hangisinden kaynaklandığının tespit ettirilmesi, buna göre o sözleşmede davalıların kefaletlerinin ve kefalete dayalı sorumluluklarının bulunup bulunmadığı yönlerinden irdeleme yaptırılarak ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir edilen 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.