11. Ceza Dairesi 2016/3988 E. , 2017/4090 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Dosya içerisinde Denizli Vergi Daire Başkanlığı tarafından, 2008/100585 sayılı soruşturma dosyasına hitaben yazı haricinde, vergi mütalaası, ayrıca vergi tekniği raporu ve eklerinin de bulunmadığı anlaşılmakla, öncelikle sahte fatura düzenlemek ve defter ve belgeleri ibraz etmemek suçlarından usulüne uygun verilmiş vergi mütalaası bulunup bulunmadığı araştırılıp, vergi tekniği raporu ve eklerinin de dosyaya eklenmesinden sonra, mütalaanın bulunmadığının anlaşılması karşısında, 5271 sayılı CMK"nın 223/8. madde ve fıkrası gereğince öncelikle durma kararı verilerek 213 sayılı VUK.nun 367. maddesi gereğince dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği sorulup, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi;
2- Sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından, hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, sahte olarak düzenlendiği iddia olunan son fatura tarihinin dava zamanaşımı yönünden de önemli bulunması karşısında, suç tarihinin ve gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından; suça konu fatura asılları veya onaylı suretleri temin edilip incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadıklarının tespit edilmesinden sonra sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
3- Sanık hakkında, Denizli 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 04/11/2009 tarih ve 2009/249 Esas ve 2009/650 Karar sayılı ilamı ile 2005, 2006, 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan mahkumiyet kararı verildiği anlaşılmakla, mükerrer yargılamanın önlenmesi bakımından, belirtilen davaya ilişkin dosya celp edilip, incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi, mümkünse kamu davalarının birleştirilmesi, aksi takdirde bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dosyaya intikali sağlanıp, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
4- 213 sayılı Kanunun 139/2. maddesinde, incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenlerden birinin varlığı önceden belirlenmeden faaliyetini sürdüren mükelleflere defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatların hukuken geçerli olmayacağı cihetle, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından, sanığın işyerinin tebligat tarihinde faal olup olmadığı araştırılıp hesapların dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı Yasanın 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenip belirlenmediği vergi dairesinden sorularak sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı gerekçe ve eksik soruşturma sonucu hüküm tesisi,
5- 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesine göre "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi" halinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği; sanığın 2005, 2006, 2007 ve 2008 takvim yılları içinde farklı tarihlerde birden fazla sahte fatura düzenlediğinin tespiti halinde hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
6- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 25.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.