Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklının borçlu hakkında başlattığı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine karşı borçlu , takibe konu senetlerin ilk tanzimi sırasında düzenleme tarihi bulunmaksızın tarafından imzalandığını, senede sonradan 10.12.2007 tanzim tarihi yazıldığını ileri sürerek kambiyo vasfı bulunmadığını ve senetlerdeki imzaların aval sıfatı ile imzalayan ‘ya ait olmadığını ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Borçlu, kendisine ait olmayan imzaya itiraz edemeyeceği gibi icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verilmediği, senedin kambiyo vasfı olmaması nedeniyle icra takibinin iptaline ilişkin borçlu şikayetinin yasal dayanağı ise  İİK.nun 170/a-2. maddesi olup, anılan maddede icra inkar tazminatı öngörülmediği için bu konudaki şikayeti reddedilen borçlunun %40 icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması isabetsiz ve hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de; anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Denizli 1. İcra Mahkemesi"nin 02.09.2010 tarih ve 2010/416 E. 2010/692 K. Sayılı kararın hüküm bölümünün tazminatla ilgili 5. paragrafının tamamının  karar metninden çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, 04/07/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.