17. Hukuk Dairesi 2015/18945 E. , 2018/9867 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü
-K A R A R-
Davacı vekili dilekçesinde; ... ,... ada parselde kayıtlı taşınmazın, ortak pis su giderinin tıkanması ve pis suyu geri tepmesi neticesinde sigortalı işyerine taşan sular nedeniyle iş yerinde zarar gören emtianın müvekkil şirket tarafından tazmin edildiğini, zarar gören sigortalının, davalılardan ..."in maliki olduğu dairenin kiracısı olduğunu, sigortalı, binanın girişinde bulunan iş yerini ... numaralı poliçesi ile müvekkili şirkete sigortalandığını, binanın bodrum katından geçmekte olan rögar tıkanmış, geri tepen pis su birleşme yerlerinden fışkırmak suretiyle sigortalı iş yerinde bulunan tekstil ürünlerine zarar verdiğini ve davalılardan tahsili için İstanbul 3. İcra Müdürlüğünün 2011/18751 sayılı dosyası ile icra takibi
başlatıldığını, davalıların takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalıların haksız itirazın iptaline ve takibin devamına, davalıların asıl alacağın %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılara yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı ... cevap dilekçesi ile bodrum katında rögardan taşan pis su ile giriş katında emtianın zarar görmüş olduğu iddiası arasında hiçbir fiziki ve hukuki illiyet bağı bulunmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... cevap dilekçesi ile icra takibinin ve açılan davanın haksız hukuka aykırı olduğunu ve davanın reddini talep etmiştir.
Davalılardan ..., ..., ... ve ... cevap dilekçeleri ile hasar tespit edilmeden davanın açıldığını, binaya ait kanallarda herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadığını, binaya ilişkin her türlü bakım ve onarımı eksiksiz, düzenli olarak yapmış olduklarını belirterek davanın reddini talep etmişlerdir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesi ile ... 08/08/2012 tarihinde vefat ettiğini, davada taraf ve dava ehliyetine sahip olmadığını davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesi ile hasar tespit edilmeden davanın açıldığını, binaya ait kanallarda herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadığını, bina yönetimi tarafından İski"ye başvurulduğunu ve İski tarafından binaya ait kanallarda herhangi bir olumsuzluğa rastlanmadığını, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini talep etmiştir.
Davalılardan ... mirasçıları ... ve ... davaya dahil edilmişler, Dahili davalılar ... ve ..."da haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; binanın onaylı projesine aykırı bir imalata rastlanmadığı sigortalı ve kat maliklerinin önceden öngöremediği bir olayın olduğu ve sigorta şirketinin prim karşılığı üstlenmiş olduğu riskin gerçekleşmiş olduğu, davalıların sorumluluklarının bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığından davacının davasının reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
Dava, işyeri sigorta poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan davacı sigortacının ödediği bedelin, zarardan sorumlu olduğu iddia olunan davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davalı ..."in maliki olduğu dairenin kiracısının sigortacısı olup binada ortak pis su giderinin tıkanması ve pis suyun geri tepmesi neticesinde sigortalı işyerinde hasar oluştuğunu iddia ederek bu davalılara husumet yöneltmiş; mahkemece davaya konu edilen olayda, davalıların sorumluluklarına yol açacak kusurlarının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Davaya konu olayının gerçekleştiği tarih itibariyle yürürlükte olan, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 58. maddesinde düzenlenen bina ve yapı eseri malikinin sorumluluğu, kusursuz sorumluluk türü olan özen (olağan sebep) sorumluluğudur. 818 sayılı BK"nun 58/1. maddesinde "Bir bina veya imal olunan herhangi bir şeyin maliki, o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazadaki kusurundan dolayı mesul olur" denilmektedir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu, yapı eserinin yapımındaki bozukluğa veya bakımındaki eksikliğe dayanmaktadır. Sorumluluğun doğmasında, yapılıştaki bozukluk- bakım eksikliği ayrımının bir önemi bulunmamaktadır. Zira, malikin sorumlu olması için bakım eksikliği veya yapılıştaki bozukluktan herhangi birinin varlığı yeterli görülmektedir. Her iki olasılıkta da yalnızca malikin sorumluluğu söz konusu olmaktadır.
Bina veya yapı eseri malikinin sorumlu tutulabilmesi için; yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden zararın doğması, yapım bozukluğu veya bakım eksikliği ile zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterlidir. Bina veya yapı eseri malikinin sorumluluğu bakımından bulunması zorunlu unsur olan illiyet bağı yönünden ise, bu bağın kesilmesine yol açacak sebeplerin somut olayda gerçekleşmemiş olması gereklidir. İlliyet bağını kesen sebepler ise; mücbir sebep, zarar görenin ya da üçüncü kişinin ağır kusurudur. Zarar, aradaki illiyet bağını kesecek derecede bir mücbir sebepten, zarar görenin ya da üçüncü bir kişinin kusurundan doğmuş ise yapı malikinin sorumluluğu sözkonusu olmaz (bu yönde, HGK"nun 29.11.2017 tarih, 2017/3-439 Esas ve 2017/1463 Karar sayılı ilamı).
Aynı zamanda; eski BK. 279. maddesi gereğince " müstecir, mecurun iyi bir halde muhafazası için lazım gelen tekayüdü ifa ile mükelleftir. Müstecir, ufak tefek terminatı
zırai mecurlarda bilhassa yol, geçit, hendek, set, çit, çatı, su yolları vs... Muhafazasını mahalli adete göre deruhte etmek ve bundan başka eskilikten yahut kullanmaktan dolayı telef olan ehemmiyetsiz kıymetteki edevatın yerine başkalarını koymakla mükelleftir" şeklindeki düzenleme gereğince dava dışı davacının sigortalısının ve aynı zamanda davalı ..."in kiracısı olan ..."nin de kiracı olması sebebi ile bir kısım yükümlülüğünün olduğu da dikkate alınarak bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere bina içinde yer alan pis su giderinin ve bina içindeki pis su rögarının durumu, davalıların bina maliki olarak kusursuz sorumluluğu dava dışı sigortalı kiracının müterafik kusuru olup olmadığı ve bunun kusursuz sorumluluğun etkisi üzerinde durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 31/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.