Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/5374
Karar No: 2021/2285
Karar Tarihi: 23.03.2021

Silahlı terör örgütüne üye olmak - Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/5374 Esas 2021/2285 Karar Sayılı İlamı

 

 

16. Ceza Dairesi         2019/5374 E.  ,  2021/2285 K.

  •  


"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak - Silahlı terör
örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve
isteyerek yardım etmek

Hüküm : 1-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında, Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan beraatlerine dair, istinaf başvurularının esastan reddi,
2-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında İlk Derece Mahkemesinin beraat kararı kaldırılarak, sanıkların TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1 maddesi, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyetleri.
3-Sanıklar ..., ... ve Mustafa
Yeşildal hakkında, TCK’nın 220/7 ve 314/3 maddesi delaletiyle 314/2, TCK"nın 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 63. maddeleri gereğince mahkumiyetlerine dair, istinaf başvurularının esastan reddi,
4-Sanık ... hakkında, TCK’nın 220/7 ve 314/3
maddesi delaletiyle 314/2, TCK 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 63. maddeleri gereğince mahkumiyetine dair İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, sanığın aynı suçtan beraati,
5-Sanıklar ..., ... ve
... hakkında TCK’nın 314/2, 3713 sayılı
Kanunun 3, 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63.
maddeleri gereğince mahkumiyetlerine dair istinaf
başvurularının esastan reddi,
6-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...
hakkında TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK’nın 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri gereğince
mahkumiyetlerine dair istinaf başvurularının esastan
reddi,
7-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında İlk Derece Mahkemesinin Silahlı terör
örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve
isteyerek yardım etme suçundan mahkumiyet kararının
kaldırılarak, sanıkların TCK’nın 314/2, 3713 sayılı
Kanunun 3, 5/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63.
maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyetleri.
8-Sanıklar ... ve ... hakkında İlk Derece Mahkemesinin Silahlı terör örgütüne üye olma
suçundan mahkumiyet kararının kaldırılarak, sanıkların
TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1,
TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9, 63. maddeleri gereğince
ayrı ayrı mahkumiyetleri


Bölge Adliye Mahkemesince sanıklar ..., ... ve ... hakkında Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmamakla Birlikte Örgüte Bilerek ve İsteyerek Yardım Etme suçlarına ilişkin kesin olarak verilen hükmün, 24.10.2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen geçici 5. maddenin 1/f bendinde belirtilen süre içinde temyiz edilmekle, tüm sanıklar hakkındaki suçlara ilişkin olarak;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının; sanık ... hakkında silahlı terör örgütüne yardım etme suçlarından mahkumiyetlerine ilişkin kurulan hükümler yönünden temyiz isteminin incelenmesinde;
İlk Derece Mahkemesi tarafından 18.04.2018 tarihinde sanık hakkında mahkumiyet hükmü kurulduğu, söz konusu kararın İlk Derece Mahkemesi Cumhuriyet savcısı ile sanık müdafii tarafından istinafa konu edildiği, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince 20.02.2019 tarihinde bu hüküm yönünden esastan ret kararı verildiği, kararın verildiği tarih itibariyle esastan ret kararının, CMK’nın 286/2-a maddesi uyarınca kesin nitelikte ve temyizi kabil olmayan


kararlardan olduğu, ayrıca 24.10.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında yapılan değişiklik ile daha önceden kesin olarak verilen bu hükmün sanık lehine olmak üzere sanık ve müdafii açısından temyizi kabil hale getirildiği; ancak, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının aleyhe temyiz hakkı bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin CMK"nın 298/1. maddesi gereğince REDDİNE,
Gerekçeli kararın sanıklar ... ve ... müdafiilerine e-tebligat ile 11.03.2019 tarihinde tebliğ edildiği, ancak; sanık ... müdafii tarafından 01.04.2019 tarihinde, sanık ... müdafii tarafından ise 09.04.2019 tarihinde kararın temyiz edildiği, böylelikle 15 günlük yasal süresinden sonra hükmü temyiz ettikleri anlaşılmakla, temyiz istemlerinin CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
İstinaf Mahkemelerinin Türk yargı sistemine dahil olmasıyla kanun yolu yargılamasında yeni bir anlayışı benimseyen kanun koyucunun, hem maddi olay hem de hukuki denetim yapacak olan istinaf başvurusunda sebep gösterme zorunluluğu öngörmezken (5271 sy. CMK madde 273/4), incelemesi hukuki denetimle sınırlı (CMK madde 294/2) olan temyiz yolunda; mülga 1412 sayılı CMUK"tan (madde 305) da farklı şekilde, re"sen temyiz tercihinden vazgeçerek, temyiz davasını açan ve sınırlayan temyiz dilekçesinde/layihasında temyiz edenin hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini/temyiz sebeplerini göstermek zorunda olduğunu (CMK madde 294/1) şart koşmuş ve temyiz dilekçesinin temyiz sebeplerini içermemesi durumunda; tıpkı başvurunun süresi içinde yapılmaması, hükmün temyiz edilemez olması ya da temyiz edenin buna hakkı bulunmaması hallerinde olduğu gibi usulüne uygun açılmış bir temyiz davasından bahsedilemeyeceğinden temyiz isteminin reddedilmesini (CMK madde 298) emretmiş (F. Yenisey - A. Nuhoğlu, Ceza Muhakemesi Hukuku sh. 923, Centel-Zafer Ceza Muhakemesi Hukuku sh. 826, C. Şahin - N. Göktürk Ceza Muhakemesi Hukuku sh. 278) olmasına, anılan Kanunun 289. maddesinin, usulüne uygun açılmış bir temyiz davasının "sınırlı inceleme ilkesinin" bir istisnasını teşkil etmesine (F. Yenisey - A. Nugoğlu, age sh. 905), şartları ve usulü açık bir şekilde ortaya konulmak şartıyla (AİHM Galstyan/Ermenistan Başvuru No: 26986/03 15.01.2007 t.) öngörülen usul şartlarına uyulmaması sebebiyle kanun yolu başvurusunun reddedilmesinin bu hakkın ihlali sonucunu doğurmayacağının (AİHM Sjöö/İsveç Başvuru No: 37604/97) da istikrar kazanmış yargısal kararlarla kabul edilmesine nazaran; sanık ... müdafiinin 22.02.2019 tarihli süre tutum dilekçesinin temyiz sebeplerini içermediği ve gerekçeli kararın tebliğinden itibaren de gerekçeli temyiz dilekçesi sunulmadığı anlaşılmakla; temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanık ... ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,


Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında gerekçeli karar tarihinin ve sanık ...’ın tutuklama tarihinin yazılmaması, sanık ...’ın gözaltına alınma tarihinin “27.07.2016” yerine “20.09.2016” olarak yazılması; Bölge Adliye Mahkemesinin ve İlk Derece Mahkemesi’nin gerekçeli karar başlıklarında sanık ...’ın gözaltına alınma tarihinin “05.08.2016” yerine “04.08.2016” olarak, sanık ...’ın gözaltına alınma tarihinin “02.08.2016” yerine “02.08.2015” olarak yazılması, sanık ...’ın gözaltına alınma tarihinin yazılmaması; silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup sanığın yakalanması ile temadi kesileceğinden, Bölge Adliye Mahkemesinin ve İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli karar başlıklarında her bir sanık yönünden suç tarihleri ayrı ayrı belirtilmeden, “27.07.2016, 28.07.2016, 31.07.2016, 01.08.2016, 02.08.2016, 04.08.2016, 08.08.2016, 10.08.2016” olarak gösterilmesi; Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçunda suç tarihinin yardım teşkil eden eylem ve faaliyetin son olarak gerçekleştiği tarih olduğu kabul edildiğinden, Bölge Adliye Mahkemesinin ve İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli karar başlıklarında, suç tarihinin sanık ... yönünden "29.01.2014"; sanık ... yönünden "31.01.2014"; sanık ... yönünden "29.10.2016" olarak gösterilmemesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hatalar olarak kabul edilmiştir.
Hükmün deliller başlığı altında gösterilen ve Fetö/PDY terör örgütü liderinin talimatlarına uygun şekilde hesap hareketleri içeren sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’ın Bank Asya hesaplarının hükmün gerekçesine dayanak yapılmaması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, hükümden sonra dosyaya giren, sanık ... hakkında yargılama aşamasında dosyada bulunmayan ancak hükme esas alınan veri inceleme raporunun, veri inceleme raporuna dayanak delilin elde edilişine dair gizli tanık Garson’un daha önce hakim huzurunda alınan ifade tutanağının ve CMK’nın 134. maddesine göre alınan mahkeme kararı ve ayrıntılı analiz raporunun soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığından araştırılıp getirtilmeden ve sanığın 273939 ID nolu ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının, sanık ...’ın 109395 ID nolu ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının, sanık ...’ın 436852 ID nolu ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının, sanık ...’ın 73946 ve 114343 ID nolu ByLock tespit ve değerlendirme tutanaklarının, sanık ...’nun örgüt içinde sohbet hocalığı yaptığına ilişkin beyanda bulunan şüpheliler Said Ahmet Mutlu ve Samed Ayazoğlu’nun ifadelerinin, sanık ...’in örgüt içinde askeri mahrem imamlık yaptığına ilişkin beyanda bulunan şüpheli Şevket Mete Tiftikçi’nin ifadesinin duruşmada okunmadan karar verilmesi sonuca etkili görülmemiştir.


I-) Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında Silahlı terör örgütüne üye olma, sanık ... hakkında Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin yapılan temyiz incelemesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar ... ve ... ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
II-) Sanık ... hakkında Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan beraat hükmünün yapılan temyiz incelemesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak;
Sanık hakkında atılı suçtan beraat kararı verilirken, atıf maddesi olarak, Mahkemenin kararındaki beraat gerekçesine göre, CMK"nın 223/2-e maddesinin gösterilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılması gerektirmeyen bu hususun 5271 sayılı CMK"nın 303/1-c. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, 3 nolu hükmün birinci fıkrasına “BERAETLERİNE” ibaresinden önce gelmek üzere “CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince” ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,




III-) Sanık ... ve ... hakkında Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan beraat hükmünün, sanık ... hakkında Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün, sanıklar ... ve ... hakkında Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin ve sanık ... hakkında Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan verilen beraat hükmünün yapılan temyiz incelemesinde;
1-Sanık ... bakımından:
Sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütü içerisinde mütevelli heyeti üyesi olarak örgütün kamuoyunca da bilinen operasyonel eylemlerinden sonra da faaliyet gösterdiğine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinde beyanda bulunan tanık ...’nın beyanı gözetilip; ayrıca, UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankasında sanık hakkında bilgi yahut beyan bulunup bulunmadığı araştırıldıktan sonra tespit edilen bilgi, belge ve ifade tutanaklarının CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyeceklerinin sorulması, gerekirse ifade yahut beyan sahiplerinin tanık olarak anlatımlarına başvurulup sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yetersiz belgelere dayanarak eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Sanık ... bakımından:
UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankasında sanık hakkında başkaca bilgi yahut beyan olup olmadığının araştırılıp; ayrıca, dosyaya hükümden sonra gönderildiği anlaşılan ve sanıktan ele geçirilen dijital materyaller hakkında düzenlenen dijital materyal inceleme raporunun ve sanık hakkında beyanda bulunan şüpheli ...’ın kollukta müdafi huzurunda verdiği ifadesinin, CMK"nın 217. maddesi kapsamında duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyeceklerinin sorulmasından sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Sanık ... bakımından:
UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankasında sanık hakkında başkaca bilgi yahut beyan olup olmadığı araştırılıp, varsa dosyaya getirtilerek; ayrıca, dosyaya temyiz aşamasında Samsun CBS’nin 2018/42715 soruşturma sayılı dosyasından gönderildiği anlaşılan ve sanık hakkında beyanda bulunan şüpheli Hatip Köroğlu’nun kollukta müdafii huzurunda verdiği ifadesinin, CMK"nın 217. maddesi kapsamında duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
4-Sanıklar ... ve ... bakımından:
Örgüt üyesi, örgüt amacını benimseyen, örgütün hiyerarşik yapısına dahil olan ve bu suretle verilecek görevleri yerine getirmeye hazır olmak üzere kendi iradesini örgüt iradesine terk eden kişidir. Örgüt üyeliği, örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi ifade etmektedir. Örgüt üyesi örgütle organik bağ kurup faaliyetlerine katılmalıdır. Organik bağ, canlı, geçişken, etkin, faili


emir ve talimat almaya açık tutan ve hiyerarşik konumunu tespit eden bağ olup, üyeliğin en önemli unsurudur. Örgüte yardımda veya örgüt adına suç işlemede de, örgüt yöneticileri veya diğer mensuplarının emir ya da talimatları vardır. Ancak örgüt üyeliğini belirlemede ayırt edici fark, örgüt üyesinin örgüt hiyerarşisi dahilinde verilen her türlü emir ve talimatı sorgulamaksızın tamamen teslimiyet duygusuyla yerine getirmeye hazır olması ve öylece ifa etmesidir.
Silahlı örgüte üyelik suçunun oluşabilmesi için örgütle organik bağ kurulması ve kural olarak süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk gerektiren eylem ve faaliyetlerin bulunması aranmaktadır. Ancak niteliği, işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, örgütün amacı ve menfaatlerine katkısı itibariyle süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk özelliği olmasa da ancak örgüt üyeleri tarafından işlenebilen suçların faillerinin de örgüt üyesi olduğunun kabulü gerekir. Örgüte sadece sempati duymak ya da örgütün amaçlarını, değerlerini, ideolojisini benimsemek, buna ilişkin yayınları okumak, bulundurmak, örgüt liderine saygı duymak gibi eylemler örgüt üyeliği için yeterli değildir (Evik, Cürüm işlemek için örgütlenme, Syf 383 vd.).
Örgüt üyesinin, örgüte bilerek ve isteyerek katılması, katıldığı örgütün niteliğini ve amaçlarını bilmesi, onun bir parçası olmayı istemesi, katılma iradesinin devamlılık arz etmesi gerekir. Örgüte üye olan kimse, bir örgüte girerken örgütün kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla kurulan bir örgüt olduğunu bilerek üye olmak kastı ve iradesiyle hareket etmelidir. Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak suçu için de saikin "suç işlemek amacı" olması aranır (Toroslu özel kısım syf.263-266, Alacakaptan Cürüm İşlemek İçin Örgüt syf. 28, Özgenç Genel Hükümler syf.280).
Suç örgütünün tanımlanıp yaptırıma bağlandığı 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinin 7. fıkrasında yardım fiiline yer verilmiştir. “Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, örgüt üyesi olarak” cezalandırılacağı belirtilmiş, anılan normun konuluş amacı, gerekçesinde; “örgüte hakim olan hiyerarşik ilişki içinde olmamakla beraber, örgütün amacına bilerek ve isteyerek hizmet eden kişi, örgüt üyesi olarak kabul edilerek cezalandırılır.” şeklinde açıklanmış, 765 sayılı TCK’nın sistematiğinden tamamen farklı bir anlayışla düzenlenen maddede yardım etme fiilleri de örgüt üyeliği kapsamında değerlendirilerek, bağımsız bir şekilde örgüte yardım suçuna yer verilmemiştir.
Yardım fiilini işleyen failin örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaması, yardımda bulunduğu örgütün TCK’nın 314. maddesi kapsamında silahlı terör örgütü olduğunu bilmesi, yardımın örgütün amacına hizmet eder nitelikte bulunması yardım ettiği kişinin örgüt yöneticisi ya da üyesi olması gereklidir. Yardımdan fiilen yararlanmak zorunlu değildir. Örgütün istifadesine sunulmuş olması ve üzerinde tasarruf imkanının bulunması suçun tamamlanması için yeterlidir.
Yardım fiilleri örgüte silah sağlama ve terörün finansmanı dışında tahdidi olarak sayılmamıştır. Her ne surette olursa olsun örgütün hareketlerini kolaylaştıran ve yaşantısını sürdürmeye yönelik eylemler yardım kapsamında görülebilir (Yargıtay


Ceza Genel Kurulu 11.11.1991 tarih, Esas 9-242, Karar 305). Yardım teşkil eden hareketin başlı başına suç teşkil etmesi gerekmez. Yardım bir kez olabileceği gibi birden çok şekilde de gerçekleşebilir. Ancak yardım teşkil eden faaliyetlerde devamlılık, çeşitlilik veya yoğunluk var ise örgüt üyesi olarak da kabul edilebilecektir.
Bu açıklamalar ışığında;
a-) Sanık ... yönünden,
Esnaf olan, dosya kapsamına göre FETÖ/PDY"nin geçmişte kamuoyunca cemaat ve hayır kurumu olarak algılandığı dönem itibariyle bu yapı ile iltisaklı derneğe üye olmak türünde irtibatı bulunan, sözkonusu yapının gerçek yüzünün ortaya çıkmaya başlamasından sonra örgüt liderinin talimatı akabinde BankAsya"ya 31.01.2014 tarihinde 1.060.716,34 TL yatıran, bu hesabı da 07.03.2014 tarihinde kapatan sanığın sosyal konumu da nazara alınarak silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olup olmadığının her türlü kuşkudan uzak olarak tespiti ve bu kapsamda mezkur tarihlerden itibaren başkaca örgütsel faaliyetlerine devam edip etmediğinin belirlenmesi açısından UYAP örgütlü suçlar soruşturma bilgi havuzunda sanık hakkında ifade yahut beyan bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa dosyaya getirtilip, ayrıca dosyada yargılaması yapılan bir kısım sanıklar yönünden etkin pişmanlık kapsamında beyanda bulunan ..."nın tanık sıfatıyla anlatımlarına başvurularak sonucuna göre hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-)Sanık ... yönünden,
Esnaf olan, FETÖ/PDY"nin geçmişte kamuoyunca cemaat ve hayır kurumu olarak algılandığı dönem itibariyle bu yapı ile iltisaklı derneğe üye olmak türünde irtibatı bulunan, sözkonusu yapının gerçek yüzünün ortaya çıkmaya başlamasından sonra örgüt liderinin talimatı akabinde Bank Asya nezdinde hesap açıp para yatıran sanığın sosyal konumu da nazara alınarak, süreçte başkaca örgütsel faaliyet ve eylemlerine devam edip etmediğinin tespiti açısından UYAP örgütlü suçlar soruşturma bilgi havuzunda hakkında ifade yahut beyan bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa dosyaya getirtilip, ayrıca dosyada yargılaması yapılan bir kısım sanıklar yönünden etkin pişmanlık kapsamında beyanda bulunan ..."nın tanık sıfatıyla anlatımlarına başvurularak sonucuna göre sanığın örgütün hiyerarşik yapısına organik bağla dahil olup olmadığı da değerlendirildikten sonra hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
5-Sanık ... bakımından;
Sanığın UYAP"tan alınarak dosya içerisine konulan nüfus kayıt örneğine göre hükümden sora, temyiz aşamasında 18.02.2021 tarihinde öldüğü ve bu hususun 18.02.2021 tarihinde kayıtlara işlendiği görülmekle, sanığın öldüğüne ilişkin kayıt araştırılarak TCK"nın 64/1. maddesi gereğince hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafileri ile Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu


sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun 3. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


















 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi