15. Ceza Dairesi 2017/34884 E. , 2019/9400 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK’nın 37/1, 158/1-a, CMK’nın 326/son, TCK’nın 157/1, 62, 50, 52, 53, 58.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıkların, Adıyaman menzilden geldiklerini söyleyerek katılan ..."nin evinde büyü olduğunu dile getirdikleri, bunu saptamak içinde havlu içerisine bir domates koyup, katılana ezdirdikleri, el çabukluğu ile yerleştirdikleri Arapça yazılardan oluşan kağıdı muska diye söyledikleri ve bu büyüyü ortadan kaldırmak için bohça istedikleri, içerisine altın ve para koymak suretiyle sarıp, banyoya koyduklarında büyünün bozulacağını dile getirdikleri ve katılan ..."den bir miktar para, küpe ve yüzük aldıkları, bunun az olduğunu söyleyip komşusu diğer katılan ..."den de istedikleri ve onun da bir kısım ziynet eşyalarını getirdiği ve bohça içerisine koydukları, banyoya bohçayı koyduklarını söyleyip çıktıktan sonra kontrol etmeleri yönünde tembihte bulundukları, ancak çıktıktan sonra katılanların bohçayı kontrol ettiklerinde saklanan eşyaları bulamadıkları olayda;
Konya 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 19/03/2013 tarih, 2012/1404 Esas, 2013/207 Karar sayılı kararının Dairemizin 06/02/2017 gün, 2017/393 Esas, 2017/5552 Karar sayılı kararıyla; “...sanıklar hakkında TCK"nın 157/1 maddesinden yargılamanın yapılması için iddianame düzenlendiği, Konya 8. Asliye Ceza Mahkemesince eylemin TCK 158/1-a kapsamında kaldığı değerlendirilerek görevsizlik kararı verildiği, görevsizlik kararı üzerine davayı görmekle görevli Konya 1.Ağır Ceza Mahkemesince de eylemin TCK"nın 157/1 maddesi kapsamında kaldığı değerlendirilerek görevsizlik kararı verildiği ve dosyanın Yargıtay 5. Ceza Dairesine gönderildiği, Yargıtay 5. Ceza Dairesince Konya 8. Asliye Ceza mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğu kararı verildiği, 1942/26 Esas,1942/16 Karar sayılı 10/06/1942 tarihli Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2010/1-158 Esas, 2011/296 Karar, 27/12/2011 tarihli kararı gereğince, görevli mahkemenin belirtildiği merci tayini kararları kesin olup tekrar değerlendirilme konusu yapılamayacağından, yargılamanın Konya 8. Asliye Ceza mahkemesince yapılarak, somut olayda eylemin TCK 158/1-a maddesinde belirtilen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu halde, yerel mahkemece TCK 157/1 de belirtilen basit dolandırıcılık suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmesinden sonra, mahkemece 24/04/2017 tarihli celsede bozma ilamına uyulmasına karar verildiği halde, sanıkların TCK"nın 158/1-a maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçundan cezalandırılmasına, cezalarının TCK"nın 43/2. maddesi gereğince artırılmasına ve CMK’nın 326/son maddesi gözetilerek ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının gözetilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, kazanılmış hakka yanlış anlam verilerek anılan Yasa"nın 157/1, 62, 50, 52. maddeleriyle uygulama yapılması,
Kabule göre de; Hükümden önce 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"u ile Bazı Kanunlar"da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri düzenlenmiş ve sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 06/07/2011 gün, 2010/409 esas, 2011/628 karar sayılı ilamına konu dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamında bulunması karşısında, bu yönde değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 03/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.