17. Ceza Dairesi 2016/7442 E. , 2018/11160 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10/2. fıkrasının, “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.” hükmü ile gerçek kişilere yapılacak tebligat ile ilgili olarak iki aşamalı bir yöntem benimsenmiş olması karşısında, önce bilinen en son adres (bilinen bir adres yoksa ya da bilinen en son adres ile adres kayıt sistemindeki adres aynı ise mernis adresi olduğu belirtilmeksizin adres kayıt sistemindeki adres) esas alınarak, Tebligat Kanunu"nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun"un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu"nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması gerekir. Buna göre sanık ..."in aynı zamanda MERNİS adresi olarak da görünen ... İç Kapı No... ...adresine önce bilinen adres olarak tebliğ çıkarılıp, bu tebliğin yapılamaması halinde bu kez adresin MERNİS adresi olduğu belirtilip buna göre tebliğ çıkarılması gerektiği halde, doğrudan MERNİS adresi olduğu belirtilip tebliğ çıkarılarak Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre yapılan tebliğ geçersiz kabul edilip, sanık ..."in 13/01/2015 tarihinde verdiği temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek ve temyiz talebinin reddine dair 15/01/2015 tarihli ek karar kaldırılarak yapılan incelemede;
Sanık ... hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilirken, adli sicil kaydındaki mahkumiyetlerden en ağırı olan Afyon 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2003/345 Esas, 2003/838 Karar sayılı, 09.06.2004 tarihinde kesinleşen 3 yıl 10 ay 20 gün erteli hapis cezasına ilişkin ilamının alınması gerekirken, daha az hapis cezası verilen Afyonkarahisar 4. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2006/165 Esas, 2006/36 Karar sayılı 2 yıl 11 ay 16 gün hapis cezasına mahkumiyetine ait ilam tekerrüre esas alınmış ise de; bu husus aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
T.C. Anayasa Mahkemesi"nin hükümlerden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanıkların paylarına düşen yargılama giderinin 6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20,00 TL"den az olduğu ve bu nedenle sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi ancak hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle hükmün kesinleştiği tarihte sanıklardan tahsili gereken yargılama giderinin yukarıda açıklanan terkin miktarından az olması halinde Devlet hazinesi üzerinde bırakılmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görüldüğünden bozma sebebi yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanıklar ... ve ..."un temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 17/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.