15. Ceza Dairesi 2017/5038 E. , 2019/9396 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : TCK’nın 142/1-b, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 2 kez mahkumiyet
Hırsızlık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılan ...’ın 02/03/2012 tarihli dilekçesiyle, kimliği tespit edilemeyen 2. kişinin “...” olduğuna ilişkin dilekçe verdiğinin anlaşılması karşısında, adı geçen hakkında zamanaşımı süresince mahallinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
Katılanların akraba oldukları, olay günü üst katta oturan katılan ..."ın evinde bulundukları sırada sanık ile kimliği tespit edilemeyen iki bayanın kermesten geldiklerini, birşeyler satmak istediklerini söyledikleri, katılanların alamayacaklarını ifade ettikleri, evde sıkıntı olduğunu ve bunu gözleri ile gördüklerini, “sizde büyü var evde muska var” demeleri üzerine katılanın sanık ve arkadaşlarını içeri aldıkları, katılanlardan ip isteyen sanığın ipi parçalayarak katılanların avucunun içine koyduğu, elinizi açın deyince ipin bütün olarak çıktığı, katılanlardan istediği soğanı bir bezin içinde ezdikten sonra açtığında bezin içinde muska olduğunu gördükleri, katılanlara sizde büyü var, büyüyü çözmek için evdeki altınları getirmeniz gerekiyor dediği, katılanların kabul etmemesi üzerine felç olacaklarını söyleyerek korkmalarını sağladığı, daha sonra alt katta evi olan katılan ..."ın evine indikleri, evde bulunanların kullandıkları giysilerden istediği, katılanın giysileri, ardından katılan ..."ın 17 tam 2 çeyrek altın ile 3 adet altın yüzük, 1 adet gül şeklindeki altın künyeyi getirdiği, altınları çorabın içine koyarak diğer elbiselerle birlikte bohça yaptıkları, sanığın bohçayı ben bağlayacağım diyerek bohçayı açtığı ve tekrar bağladığı, katılan ..."a havlu vererek bunu götür dediği, ..."ın havluyu götürüp geri geldiğinde bohçayı odaya at denmesi üzerine bohçayı odaya attığı, kapıyı kilitlediği, katılanlara düşmanlarını göstereceğini söyleyip hep birlikte dışarı çıktıkları, ardından katılanlara içeri girin abdest alıp gelin dediği, katılanların eve girmeleriyle ortadan kayboldukları, katılanların eve gidip bohçaya baktıklarında altınların alınmış olduğunu anladıkları ve sanığı kollukta resminden teşhis ettikleri, bu suretle sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia ve eyleminin nitelikli hırsızlık olarak kabul edildiği olayda; sanık savunması, katılanların beyanı ile tüm dosya kapsamından, sanığın hileli hareketlerle katılanların dini inanç ve duygularını istismar etmek suretiyle menfaat temin ettiği, bu nedenle eyleminin TCK"nın 158/1-a ve 43/2. maddelerinde düzenlenen zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek hırsızlık suçundan hükümler kurulması,
Kabule göre de;
a-)Sanığın, 5237 sayılı TCK"nın 43/2 maddesi kapsamında, aynı anda, tek bir fiille ve birden fazla katılana yönelik hileli hareketlerde bulunarak haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, sanık hakkında TCK’nın 142/1-b maddesi gereğince tek bir hırsızlık suçundan hüküm kurulduktan sonra verilen cezanın da TCK’nın 43/2. maddesine göre zincirleme suç hükümleri gereğince arttırılması gerektiği gözetilmeden, her bir katılana yönelik eylemin ayrı suç sayılarak ve iki kez hüküm kurulmak suretiyle fazla ceza tayini,
b-)Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"u ile Bazı Kanunlar"da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri düzenlenmiş ve sanık hakkında tekerrüre esas alınan İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 06/07/2011 gün, 2010/409 esas, 2011/628 karar sayılı ilamına konu dolandırıcılık suçunun uzlaşma kapsamında bulunması karşısında, bu yönde değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 03/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.