17. Hukuk Dairesi 2015/18826 E. , 2018/9842 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 14.11.2011 tarihinde, zorunlu mali mesuliyet sigortası olmayan araç ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki aracın çarpışması nedeniyle müvekkilinin sakat kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 7.500,00TL maddi ve 6.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 25.02.2015 tarihinde maddi tazminat talebini 34.894,05TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre davanın kabulü ile 34.894,05TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların, kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı ../...
Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra da Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Mahkemece, YYÜ Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mahmut Aşırdizer başkanlığında alanında uzman iki hekimin de katılımıyla oluşturulan heyetten alınan raporda, davacının "Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü"ne göre meslekte kazanma gücü kayıp oranı %15,2 olarak tespit edilmiş ve tazminat hesabı bu rapor esas alınarak düzenlenmiştir. Kaza tarihi 14.11.2011 itibariyle yürürlükte olan "Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği" hükümlerine göre maluliyet raporu alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Mahkemece, Adli Tıp Kurumundan, davacının yaralanmasının kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan "Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine göre davacının işgücü kaybının tespiti yönünden rapor alınması gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
3-Dava dilekçesinde davacının şoför olduğu belirtilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda ... Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanlığı’ndan gelen emsal ücrete dair müzekkere cevabına göre davacının kaza tarihindeki geliri aylık net 1.500,00 TL (asgari ücretin 1,86 katı) kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Davacının kolluk marifetiyle yaptırılan sosyal ekonomik durum araştırmasında ise özel bir firmada şoför olarak çalışıp 800,00 TL (asgari ücret) aldığı belirtilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece davacının kaza tarihinde çalıştığı işyerinden kaza tarihi itibariyle ve geriye doğru 4-5 aylık maaş bordrosu getirtilmek ve Sosyal Güvenlik Kurumundan karşılaştırılmak suretiyle gerçek geliri belirlenerek aynı hesap bilirkişisinden ek rapor aldırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemeside doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 30/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.