Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22255
Karar No: 2017/5690
Karar Tarihi: 24.10.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/22255 Esas 2017/5690 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/22255 E.  ,  2017/5690 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece, asıl davanın kabulüne, davalı ... bakımından davalı sıfatı bulunmadığından, davalılar ...h bakımından ise feragat nedeniyle davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne, davalı ... bakımından davalı sıfatı bulunmadığından davanın reddine ilişkin olarak verilen karar bir kısım taraf vekillerince yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptananz 24.10.2017 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılardan ... ve vekili Avukat ..., Avukat ... ile diğer temyiz eden davacılardan ... ve vekili Avukat ..., Avukat ..., davalı ..., davalı K... geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer davalı asiller gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Asıl ve birleştirilen dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Asıl davada davacı, mirasbırakan ...’nun kayden maliki olduğu 153 ada 3 ve 103 ada 26 parsel sayılı taşınmazlarını ara malikler kullamak suretiyle davalı oğlu ve gelinine satış suretiyle temlik ettiğini, işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kayıtlarının iptali ile mirasçılar adına tescilini istemiş, yargılama sırasında davalılar ... dışındaki davalılar yönünden davadan feragat ettiğini bildirmiş; birleştirilen davada davacılar, aynı hukuksal nedenlerle tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında adlarına tescile karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalılar, taşınmazların bedeli karşılığı satın alındığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, muvazaa olgusunun sabit olduğu gerekçesi ile asıl davanın kabulüne, davalı ... bakımından davalı sıfatı bulunmadığından, davalılar ... bakımından ise feragat nedeniyle davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne, davalı ... bakımından davalı sıfatı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan ...’nun paydaşı olduğu 103 ada 26 parsel sayılı taşınmazdaki 5/16 payını 21.09.2007 tarihinde davalı gelini ...’ye, 153 ada 3 parsel sayılı taşınmazını ise 11.09.2006 tarihinde dava dışı gelini ...’ya, ...’nin de 29.05.2007 tarihinde dava dışı damadı H...’a, ...’un da tekrar 24.10.2007 tarihinde ....’ya, ....’nin de 17.11.2008 tarihinde kardeşi ve aynı zamanda mirasbırakanın oğlu olan davalı ...’a satış suretiyle temlik ettiği, 1926 doğumlu mirasbırakan ...’ın 06.04.2009 tarihinde öldüğü, geride mirasçı olarak tarafların kaldığı, başkaca mirasçının bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtmek gerekir ki, mirasbırakan ...u’nun 153 ada 3 parsel sayılı taşınmazını ara malikler kullanmak suretiyle davalı oğlu ...’a, 103 ada 26 parsel sayılı taşınmazdaki 5/16 payını ise davalı gelini ...’ye temlikinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu saptanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalı ... vd. vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
    Asıl davada davacı ... ile birleştirilen davada davacılar (aynı zamanda birleştirilen davada davalılar) vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere; birleştirilen davalar birlikte görülmekle beraber ayrı dava olma özelliklerini koruduklarından her bir dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekmektedir. Nitekim 6100 sayılı HMK"nın 297/2. maddesinde hüküm kısmında isteklerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi ve infaza imkan sağlayacak içerikte bulunmasının zorunlu olduğu düzenlenmiştir.
    Ne var ki somut olayda, asıl ve birleştirilen davalar hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmasına rağmen karar başlığında birleştirilen davanın gösterilmemesi doğru olmadığı gibi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun (HMK) 297/2. maddesi gözetilerek her bir dava hakkında harç, yargılama masrafı ve vekalet ücreti bakımından da ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi doğru değildir.
    Asıl davada davacı ... ile birleştirilen davada davacılar (aynı zamanda birleştirilen davada davalılar) vekilinin temyiz itirazları değinilen yönler itibariyle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davacı-birleştirilen davada davalılar vekili için 1.480.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin diğer temyiz edenlerden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi