4. Ceza Dairesi 2020/10537 E. , 2020/21009 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A-Sanık hakkında kamu malına zarar verme eylemine ilişkin verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yalnızca itiraz yolu açık olup, yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, sanık ...’ün tebliğnameye uygun olarak, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA, dosyanın incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
B- Hakaret ve tehdit suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelenmesinde ise:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün temyizinde;
İddianamede sanığın müştekilere yönelik “dışarıda sizinle görüşeceğim “şeklinde söz söylediğinden bahisle TCK 106. Maddesinin (1.)fıkrasının son cümlesinde tanımlanan “sair tehdit” suçundan cezalandırılmasının talep olunduğu ve mahkemece sanığın “dışarıda sizinle görüşeceğim” demek sureti ile müştekileri tehdit ettiğinin kabul edildiği olayda; sanığın TCK"nın 106. maddesinin (1.) fıkrasının ikinci cümlesi gereğince beraatine ve TCK"nın 106. maddesinin (1.) fıkrasının ilk cümlesi gereğince cezalandırılmasına karar verilerek hükümde çelişki oluşturulması ve ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK"nın 106/1.1.cümlenin uygulanması suretiyle CMK"nın 226/1. maddesine aykırı davranılması,
2- Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizinde;
a- Hakaret suçunda, 5237 sayılı TCK"nın 125/4. maddesinde ağırlaştırıcı neden olarak öngörülen aleniyetin gerçekleşmesi için olay yerinde başkalarının bulunması yeterli olmayıp, hakaretin belirlenemeyen sayıda kişi tarafından görülme, duyulma ve algılayabilme olasılığının bulunması, herhangi bir sınırlama olmaksızın herkese açık olan yerlerde işlenmesinin gerekmesine karşın, olay tutanağı, katılan ve müşteki beyanları ile dosya kapsamından hakaret eylemini ekip otosu içerisinde gerçekleştirdiği anlaşılan sanık hakkında, aleniyet öğesinin ne şekilde oluştuğu açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçeyle TCK’nın 125/4. maddesi uyarınca artırım yapılması,
b- TCK’da hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü hallerde, TCK"nın 61. maddesinde öngörülen ölçütlere göre somut olay irdelenip, anılan Kanun"un 3. maddesindeki fiille orantılı ceza verilmesi ilkesi de gözetilerek, öncelikle seçenekli yaptırımlardan hangisinin seçildiğinin gösterilmesi, sonrasında da alt ve üst sınırlar arasında temel cezanın belirlenmesi gerekir. Her ne kadar TCK"nın 125/3. maddesinde cezanın alt sınırının 1 yıldan az olamayacağı düzenlenmiş ise de, bu düzenlemenin temel cezanın adli para cezası olarak seçilmesine engel olmayacağı gözönünde bulundurulmadan ve yeterli gerekçe gösterilmeden temel ceza olarak hapis cezası tercih edilmesi,
c- Yargılama sürecindeki davranışları olumlu değerlendirilerek hakkında takdiri indirim uygulanan ve ertelemeye engel oluşturabilecek kasıtlı bir suçtan üç aydan fazla hapis cezasını gerektirir mahkumiyetinin bulunmadığı anlaşılan sanık hakkında TCK’nın 51. Maddesinin uygulanma koşulları usulüne uygun olarak tartışılıp değerlendirilmeden, “Sanığın yargılama aşamasında gözlemlenen tutumuna göre yeniden suç işlemeyeceği hususunda mahkememizde olumlu kanaat hasıl olmadığından, TCK"nun 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına,” biçimindeki kanuni ve dosya içeriğiyle uyumlu olmayan gerekçeyle TCK’nın 51. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.