2. Hukuk Dairesi 2014/25735 E. , 2015/6920 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası ve Velayetin Değiştirilmesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin kendisinin karşı davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir.
2-Davacı-karşı davalı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
a-Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıdır. (6100 s. HMK. m. 255) Akrabalık veya diğer bir yakınlık başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamaz. Dosyada tanıkların olmamışı olmuş gibi ifade ettiklerini kabule yeterli delil ve olgu da yoktur. O halde davacı-karşı davalı kadın tanıklarının davalı-karşı davacının başka bir kadınla birlikte yaşadığına ilişkin ve olaylara çok yakın beyanlarına değer verilmesi gerekir. Eşlerden biri, ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzuru ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşamak hakkına sahiptir. (TMK. md. 197/1) Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa, hakim, eşlerden birinin istemi üzerine, birinin diğerine yapacağı parasal katkıya (TMK. md.185/3, 186/3) ilişkin önlemleri alır. Toplanan delillerden Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası yönünden davacı-karşı davalı kadının ayrı yaşamakta haklılığı kanıtlanmıştır. Kadının çalışmadığı ve düzenli bir gelirinin de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda bağımsız nafaka davasının kabulü ile davacı-karşı davalı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakası takdir edilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi doğru olmamıştır.
b-Davacı-karşı davalı annenin dava dilekçesindeki müşterek çocuk için nafaka isteği velayet isteğini de içerdiği gibi,davacı karşı davalı vekili de,09.05.2013 tarihli celse de müşterek çocuğun velayetinin tedbiren anneye verilmesini istemiştir. Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hali gerçekleşmişse hakim velayeti eşlerden birine verebilir. (TMK 336/2 md.). Toplanan delillerden; tarafların ayrı yaşamaya başladığı, 16.04.2012 doğumlu ....."in yaşı itibariyle anne bakım, sevgi ve şefkatine muhtaç olup, anne yanında kaldığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 197/son maddesi kapsamında bir önlem olarak, geçici velayet düzenlemesi yapılarak, velayetin davacı-karşı davalı kadına verilmesine yönelik istemin kabulüne karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi de isabetsiz olmuş bozmayı gerektirmiştir.
c-Davacı-karşı davalı kadın yanında bulunan çocuk yönünden tedbir nafakasına hükmedilmesi için, kadının ayrı yaşamakta haklılığını kanıtlama yükümlülüğü bulunmamaktadır. O halde dava tarihinden geçerli olmak üzere müşterek çocuk 2012 doğumlu ..... yararına Türk Medeni Kanununun 185/3, 186/3 maddeleri gereğince uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ;Temyiz edilen hükmün yukarıda 2/(a)-(b) ve (c) bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bette gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz ilam harcının temyiz eden Cihan"a yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 123.60 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran Ceylan"a geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.karar verildi. 08.04.2015 (Çrş.)