11. Hukuk Dairesi 2016/1181 E. , 2017/3673 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 12/10/2015 tarih ve 2015/120-2015/213 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin ""..."" ibareli seri markaların markaları sahibi olduğunu, davalı şirketin, müvekkili şirkete ait ""..."" ibareli markalarla ayırt edilemeyecek derecede benzer "..." ibareli marka başvurusu yaptığını, ilgili başvuruya yaptıkları itirazın, ... tarafından reddedildiğini, markaların ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu ileri sürerek, YİDK kararının iptaline, marka tescil edilmiş ise markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, iptali istenen YİDK kararının yerinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, dava konusu marka ile davacı şirketin markaları arasında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının " ... " esas unsurlu markaları ile davalının "..." ibareli başvurusu arasında aynı emtia sınıfı yönünden ( 29 ve 30. sınıf ) ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunduğu ve 556 sayılı KHK’nın 8/1-b m. anlamında iltibas yaratıldığı ileri sürülebilir ise de, 2010/02797 no ile tescilli "...&..." markasının, dava konusu marka ile esas unsurunun aynı olması sebebiyle davalı tarafa 29. ve 30. sınıfa dahil emtialar bakımından kazanılmış hak sağlayacağı, 35. sınıf yönünden ise, davacının markasında bu hizmet sınıfı yer almadığından iltibas oluşmadığı, davalının daha önce "...&..." ibareli tescilli markası olması nedeniyle davacının “...” esas unsurlu markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlanabileceği, davacı markasının itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedeleyici sonuçlar doğurabileceğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 13/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.