Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2498
Karar No: 2017/7618
Karar Tarihi: 11.10.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2498 Esas 2017/7618 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/2498 E.  ,  2017/7618 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    1964 yılında yapılan kadastro sırasında ... köyü, 54 parsel sayılı 22475 m² yüzölçümündeki taşınmaz, mera niteliğiyle tesbit edilerek özel siciline tescil edilmiş, 2008 yılında da 4342 sayılı Kanun gereğince mera olarak tahsis edilmiştir. Davacı Orman Yönetimi, 10/11/2008 tarihinde taşınmazın bir bölümünün orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne ve dava konusu parselin orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, davalı Hazine tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 14/01/2014 tarih ve 2013/10805 E - 2014/452 K sayılı kararıyla bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Çekişmeli taşınmazın, yörede 1991 yılında yapılan 2/B çalışmasında kesinleşen 2/B alanında kaldığı ve işlemin kesinleştiği, %10-40 eğimli, üzerinde 0,6 kapalılıkta, değişik yaşta karaçam ve ardıç ağaçları bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu tür eylemli orman niteliğindeki yerler, 4999 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi gereğince talep halinde idarî yoldan Orman Yönetimine orman olarak tahsis edilebileceği gibi, usûlünce açılacak dava ile de niteliğinin orman olarak değiştirilebileceğine göre, dava dilekçesine ekli krokiden, davanın sadece çekişmeli taşınmazın kuzeybatı köşesinde (A) ile gösterilen bölümüne yönelik olarak kısmen açıldığı; bu durumda, HMK"nın 26. maddesinde öngörülen taleple bağlılık kuralına uyulmak suretiyle 54 sayılı parselin eylemli orman olduğu belirlenen bölümü yönünden davanın kabulü ile tapusunun iptaline karar verilmesi gerekirken, davalıların taşınmazın vasfının değiştirilmesine yönelik bir talep ve davaları bulunmadığı dikkate alınmadan, talep aşılarak, taşınmazın tamamı hakkında hüküm kurulmuş olmasıda doğru değildir..." denilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kabulüne, ... İl Mera Komisyonu tarafından ... ili, Merkez ilçesi, ... köyü 54 nolu parsel sayılı taşınmaz hakkında verilen 27/06/2008 tarih 433 nolu kararının iptali ile ... ili, Merkez ilçesi, ... köyü 54 nolu parsel sayılı taşınmazın tapu kayıtlarında orman vasfıyla Hazine adına kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmekle bu kez Dairenin 15/09/2014 gün 2014/6829 E -7652 K sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemenin 25/09/2012 tarih ve 2008/773 E. - 378 K. sayılı kararı, Dairemizin 14/01/2014 tarih ve 2013/10805 E. - 452 K. sayılı kararı ile bozulmuş olup; bozmaya uyulduktan sonra yapılan yargılama sırasında ve 14/05/2014 tarihli dilekçe ile taşınmazın tamamının orman niteliğiyle tescili istenmiştir. Mahkemece, dava ve ıslah dilekçeleri ile taşınmazın tamamının orman niteliğiyle tesciline karar verilmiştir. Dava tarihinde
    yürürlükte bulunan HUMK"nın 84. maddesi ile bu konuya ilişkin 04/02/1948 tarih ve 1944/10-1948/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca; bir yargılama işlemi olan ıslah, soruşturma ve yargılama bitinceye kadar yapılabilir. Karar, temyiz incelemesi sonucunda bozulduktan sonra artık ıslah yapılamaz. Aynı düzenleme, yargılama aşamasında yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK"nun 177/1. maddesinde de yer almıştır. Davacı, bozma kararından sonra ek dava yolu ile istemde bulunabilir. Şu durumda, ıslah dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekir..." denilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulmasının ardından yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, davacının ıslah dilekçesinin reddine, asıl davasının ise kabulü ile çekişmeli 54 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaline ve 15/06/2015 tarihli bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2.221,21 m2 lik kısmının orman vasfı ile Hazine adına tapuya tesciline, taşınmazın geriye kalan 20.253,79 m2lik kısmının ise mera niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, mera tespitinin iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2008 yılında 4342 sayılı Kanuna göre yapılan ve 10/10/2008 - 10/11/2008 tarihleri arasında ilân edilen mera komisyon çalışması ile 1991 yılında kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; davacı Orman Yönetimi tarafından dava dilekçesi ile sadece çekişmeli taşınmazın (A) harfli bölümüne ilişkin olarak dava açılmış olup, taşınmazın geriye kalan bölümü hakkında açılmış bir dava olmadığından ve mera niteliğiyle tapuda kayıtlı olduğundan, dava konusu olmayan taşınmazın geriye kalan bölümü hakkında mükerrer tapu kaydı oluşacak şekilde mera niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş olması doğru görülmemiş ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan “Davaya konu ... ili, Merkez ilçesi, ... köyü 54 parsel sayılı taşınmazdan fen bilirkişisi Osman Demir"in 15/06/2015 tarihli rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 2221,21 m2lik kısım düşüldükten sonra geriye kalan 20253,79 m2"lik alanın son gelen parsel numarası ile mera niteliği ile Maliye Hazinesi adına tapuya kayıt ve tesciline” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkartılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 11/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi