Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5893
Karar No: 2018/4251
Karar Tarihi: 26.03.2018

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/5893 Esas 2018/4251 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2017/5893 E.  ,  2018/4251 K.

    "İçtihat Metni"

    KARAR
    Konut dokunulmazlığını ihlâl suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 116/4, 119/1-c ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Balıkesir 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 21/05/2013 tarihli ve 2012/415 esas, 2013/332 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 11/08/2017 gün ve 48024 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
    İstem yazısında; “Dosya aslının, diğer sanık .... tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 17/03/2016 tarihli ve 2015/17191 esas, 2016/5302 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmesini müteakip, bozma üzerine verilen kararın yeniden temyiz incelemesine esas olmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiş olması nedeniyle onaylı dosya sureti üzerinden yapılan incelemede,
    Dosya kapsamına göre, suç tarihinde sanık ... ile diğer sanıklar... ve ..."ın hep birlikte sanık ..."ın babası olan ..."in ikametine gittikleri, evin kapısını çaldıkları, akabinde kapının açılması üzerine hep birlike içeriye girip katılan ..."ı darp ettikleri, oturma odasının camlarını kırdıkları mahkemesince sübut bulan olay nedeniyle her ne kadar sanık hakkında nitelikli konut dokunulmazlığını ihlal suçundan mahkumiyetine karar verilmiş ise de,
    Aynı suçtan mahkumiyetine karar verilen diğer sanık..."in anılan kararı temyiz etmesi üzerine, Yargıtay 18. Ceza Dairesinin 17/03/2016 tarihli ve 2015/17191 esas, 2016/5302 sayılı kararı ile “TCK"nın 116/4. maddesinde düzenlenen cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle konut dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşabilmesi için, sanık tarafından kişilere karşı yöneltilen şiddet ve tehdit eylemlerinin rıza dışında konuta girme yada konuttan çıkmamak için gerçekleştirilmesi, şiddet veya tehdit eyleminin konut dokunulmazlığını bozmak amacına yönelmiş olması ve bu amacın gerçekleşmesi için araç olarak kullanılması gerektiği; yargılamaya konu somut olayda ise katılanların evine giden sanık ve temyiz dışı sanıkların kapıyı çaldıktan sonra kapının açılması üzerine içeriye girdikten sonra katılan ..."ı yarladıkları anlaşılmakla, yaralama eyleminin konut dokunulmazlığının ihlali suçunun unsuru olduğunun kabul edilemeyeceği gözetilmeden ve katılanlara karşı konut dokunulmazlığını ihlal etme amacıyla ne şekilde cebir kullanılarak suçun işlendiği açıklanmaksızın TCK"nın 116/4. maddesi uyarınca hüküm kurulması," gerekçesiyle kurulan hükmün bozulmasına karar verilip, devam eden yargılama sonucunda ise Balıkesir 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/07/2016 tarihli ve 2016/353 esas, 2016/464 sayılı kararı ile mahkumiyetine karar verildiğinin anlaşılması karşısında, sanığın, katılanın evine girdikten sonra yaralama eylemini gerçekleştirdiği gibi katılana karşı konuta girmeyi kolaylaştırıcı bir cebir de kullanmadığı, bu hali ile konuta girildikten sonra yapılan yaralama eyleminin konut dokunulmazlığının ihlali için cebir kullanılması niteliğinde olmadığı gözetilmeden, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun"un 116/1. maddesi yerine 116/4. maddesi gereğince mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
    Hukuksal Değerlendirme:
    1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesi "Hüküm, cezanın tatbikatında kanuna muhalefet edilmesinden dolayı maznun lehine olarak bozulmuşsa ve bozulan cihetlerin temyiz talebinde bulunamamış olan diğer maznunlara da tatbiki kabil olursa bu maznunlar dahi temyiz talebinde bulunmuşçasına hükmün bozulmasından istifade ederler." şeklindedir.
    Maddenin uygulanabilmesi için
    -Birden fazla sanığın aynı suçu işlemiş olması,
    -Aynı mahkemede yargılanıp aynı ilamla mahkûmiyetlerine karar verilmesi,
    -Hükmün temyiz edilebilir nitelikte olması,
    -Kanuna muhalefet edilmesi nedenine dayalı bozma kararının, sanıkların lehine olması, gerekir.
    Bozma kararının, hükmü temyiz etmeyen sanığa sirayet ettirilmesi için bu hususun açıkça bozma kararında belirtilmesine ya da sanığın talep etmesine gerek yoktur. Mahkemenin kendiliğinden anılan düzenlemenin gereğini yerine getirmesi mümkündür.
    İnceleme konusu somut olayda; konut dokunulmazlığının ihlal suçundan sanıklar..., ... ve ... hakkında kamu davası açıldığı, sanıkların aynı mahkemede yargılanıp birlikte TCK"nın 116/4, 119/1-c maddelerinden mahkum oldukları, hükmün temyizi kabil olduğu, Dairemizin 17/03/2016 tarih 2015/17191 Esas ve 2016/5302 sayılı kararı ile hükmün, “TCK"nın 116/4. maddesinde düzenlenen cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle konut dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşabilmesi için, sanık tarafından kişilere karşı yöneltilen şiddet ve tehdit eylemlerinin rıza dışında konuta girme yada konuttan çıkmamak için gerçekleştirilmesi, şiddet veya tehdit eyleminin konut dokunulmazlığını bozmak amacına yönelmiş olması ve bu amacın gerçekleşmesi için araç olarak kullanılması gerektiği; yargılamaya konu somut olayda ise katılanların evine giden sanık ve temyiz dışı sanıkların kapıyı çaldıktan sonra kapının açılması üzerine içeriye girdikten sonra katılan ..."ı yaraladıkları anlaşılmakla, yaralama eyleminin konut dokunulmazlığının ihlali suçunun unsuru olduğunun kabul edilemeyeceği gözetilmeden ve katılanlara karşı konut dokunulmazlığını ihlal etme amacıyla ne şekilde cebir kullanılarak suçun işlendiği açıklanmaksızın TCK"nın 116/4. maddesi uyarınca hüküm kurulması,” gerekçesiyle hükmü temyiz eden sanık... yönünden bozulduğu, diğer sanık ... hakkında ise temyiz isteminde bulunmaması nedeniyle cezasının kesinleştirildiği anlaşılmaktadır.
    Dairemizin 17/03/2016 tarih 2015/17191 Esas ve 2016/5302 sayılı kararı ile suç unsuruna ilişkin yapılan bozmanın, aynı suçu sanık... ile birlikte işleyen sanık ..."ın hukuki durumunu da etkilemesi nedeniyle, temyiz davası açma hakkından yararlanamayan sanığın yasal şartları oluştuğundan 1412 sayılı CMUK"nın 325. maddesi gereğince, bozma kararının sirayet ettirilmesi suretiyle mahallinde yargılamaya devam edilebilecektir. Bozma ilamına uyulması veya farklı gerekçeyle karara direnilmesi yönünde yeni bir hüküm kurulması da mümkündür.
    İncelenen dosyada, yasaya aykırılığı, hükmün kesinleşmesini ve infazını engelleyen usule ilişkin yasal düzenleme mevcut iken, bu yolun kullanımına başvurulmaksızın, olağanüstü yasa yolu olan kanun yararına bozma yoluna gidilmesi hukuka aykırıdır.
    Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görülmediğinden, CMK"nın 309. maddesi koşullarını taşımayan KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE, dosyanın Yüksek Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 26.03.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi