11. Hukuk Dairesi 2016/12136 E. , 2017/3661 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 06/05/2014 tarih ve 2009/271-2014/76 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, dava konusu çek bedellerinin tahsili için önce davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını ancak, davalının takibe itirazları ile sürecin uzadığını ve en son takibin durdurulmasına karar verildiğini, alacağın tahsilinin davalının itirazları ile sürüncemede kalması nedeniyle işbu davanın açılmak zorunda kalındığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 3 adet çek bedeli olan 38.000,00 TL’nin çeklerin keşide tarihinden itibaren reeskont faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetki, husumet, derdestlik itirazı ve zamanaşımı def’inde bulunmuş, davacının iddialarının yerinde olmadığını, müvekkilinin herhangi bir borcunun bulunmadığını savunarak, davanın usul ve esastan reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, ortada bir borcun olduğu, çek asıllarında herhangi bir iptal ibaresinin bulunduğuna dair bir emare olmayıp, değiştirildiğine ilişkin herhangi bir kanıt da bulunmadığı, çeklerin zamanaşımının dolduğu ancak, asıl alacağın son bulmadığı, zamanaşımı süresi içinde talep edilebileceği, çeklerin hatır senedi veya teminat amacıyla verildiğine dair herhangi bir delilin bulunmadığı sadece tanıklardan birinin beyanında bu hususun geçtiği ancak ticari hayatta bir çok şirketin kendisine verilmiş derhal ve hızlı bir şekilde tahsil kabiliyeti bulunmadığı kanaati hasıl olan bu tip çekleri teminat amacıyla kullanmakla beraber hatır veya teminat senedi amacına özgülenmediği, davalı tarafça bu hususun ispatlanmadığı, tanıklarının çoğunluğunun davacının iddialarını desteklediği ve asıl ilişkinin varlığının ve davacının taleplerinin haklığının sübuta erdiği, esas dava kapsamında taraf olan ve borcu veren ... açısından davanın kabul edildiği, diğer davacı şirketin çeklerde son hamil olmasına rağmen çeklerin sakıt olmasından dolayı davasının husumetten reddine karar vermek gerektiği gerekçesiyle, davanın davacı ... yönünden kabulü ile, 38.000,00 TL"nin dava konusu çeklerin keşide edildiği tarihleri olan 13/05/2004 tarihinden 30.000,00 TL’nin, 10/02/2004 tarihinden itibaren 3.500,00 TL’nin, 14/02/2014 tarihinden itibaren 4.500,00 TL’nin o dönemin reeskont faiz oranı olan %38"den olmak üzere davalıdan tahsili ile davacı ..."e verilmesine, davacı şirket yönünden ise, davanın husumetten reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- Dava, çek bedelinin istirdadı istemine ilişkindir. 6762 sayılı TTK"nın 644, 6102 sayılı TTK"nın 732. maddesine dayanan işbu davada, sebepsiz zenginleşmenin doğduğu tarih; çek ibraz edildiği takdirde ibraz günü, ibraz edilmemişse ibrazı gereken son gün olarak kabul edilir. Buna göre, alacağın dava konusu her bir çek yönünden ibraz edildikleri yani, sebepsiz zenginleşmenin doğduğu tarih olan, 10/02/2004, 16/02/2004, 13/05/2004 tarihlerinden itibaren ve ayrıca davacı tarafça dava dilekçesinde reeskont faizi talep edildiğinin ve davanın da ticari bir dava olduğunun anlaşılması karşısında avans faizini geçmemek üzere değişen oranda reeskont faiziyle tahsiline hükmetmek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, kararın bu yönlerden bozulması gerekir ise de, yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm fıkrasının B) 2. bendinde yer alan “...dava konusu çeklerin keşide edildiği tarihler olan 13/05/2004 tarihinden itibaren 30.000,00 TL’nin 10/02/2004 tarihinden itibaren 3.500,00 TL’nin 14/02/2014 tarihinden itibaren 4.500,00 TL’nin o dönemin reeskont faizi olan %38’den olmak üzere...” ibarelerinin çıkarılması ile yerine “..., 3.500,00 TL’sinin 10/02/2004, 4.500,00 TL’sinin 16/02/2004, 30.000,00 TL’sinin 13/05/2004 tarihinden itibaren avans faizini geçmemek üzere değişen oranda reeskont faiziyle...” ibaresinin yazılmak suretiyle kararın davalı yararına bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.