Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5497
Karar No: 2017/1591
Karar Tarihi: 20.02.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/5497 Esas 2017/1591 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/5497 E.  ,  2017/1591 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalının ... İstanbul..... personeli olarak çalıştığını, davalıdan 2004 - 2005 - 2007 - 2008 yıllarında eksik gelir vergisi ve damga vergisi kesintisi yapıldığını, bu nedenle davalıya toplam 9.052,47 TL fazla ödeme yapıldığını, fazla ödenen tutarın geri ödenmesi için davalıya 24.03.2009 tarihinde tebligat yapılmasına rağmen rızaen ödemede bulunmadığını, bu sebeple fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla fazla ödenen miktarın ödemelerin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, talebin yerinde olmadığını, idarenin yokluk, açık hata, memurun gerçek dışı beyanı veya hilesi halleri dışında kalan tüm durumlarda yapılan ödemelerin, ödemenin yapıldığı tarihten itibaren 60 gün içerisinde mahkeme yolu ile geri alınabileceğini belirtmiş, ıslah yolu ile zamanaşımı definde bulunmuş, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece; eksik gelir vergisi ve damga vergisi kesilmesi suretiyle davacı kurumun maddi zarara uğradığı ,bu sebeple davalının sebepsiz zenginleşmeye neden olduğu, zenginleştiği bu miktarın bilirkişi raporunda tespit edildiği anlaşılmakta ise de; dava konusu alacağın bir memura, memurun bilgisi dışında idarece fazla yada yersiz ödeme yapılması halinde, ödemenin yapıldığı tarihten başlamak üzere 60 günlük sürede dava açarak geri isteme zorunluluğu bulunduğu, fazla ödenen paraların genel hükümlere göre zamanaşımı süresinde tahsili gerekmesi öngörülmüş olduğundan, yapılan fazla ödemelerin yapıldığı tarihten başlamak üzere 60 günlük dava açma süresi geçmiş olmakla, söz konusu borçlar eksik borca dönüşmüş olduğu, bu sebeple talep edilmesi halinde borçlu tarafından rızaen ödenebileceği, rızaen ödenmemesi halinde ise artık talep edilemeyeceği gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Anılan karar Dairemizin 2014/12069 esas – 2015/5499 karar sayılı ve 02/04/2015 tarihli kararı ile " .... Davada, davalıya yersiz ödenen fazla alacağın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan tahsili istenmiştir.
    Mahkemenin dayandığı Danıştay İçtihadı Birleştirme kararı ile çözümlenen husus, hatalı intibak veya hatalı terfi gibi bir şart tasarrufun sonradan idare tarafından geri alınması halinde, daha önce bu şart tasarrufa dayanılarak memura yapılmış olan fazla ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri isteminin idare hukuku ilkelerine göre mümkün olup olmadığına ilişkindir.
    Bu hususun Danıştay İBK.nın idare tarafından yapılan bütün ödemelere uygulanması halinde, idarenin haksız iktisap kurallarından hiçbir zaman yararlanamaması ve memurların yapmış oldukları bütün hatalı ödemelerin idare tarafından gerek ödeme yapılan kişilerden gerekse ödemeyi yapandan geri alamaması gibi bir sonuç doğuracağı ve bunun da idareyi işlemez duruma getireceği gerekçesiyle savunulamayacağı Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 5.12.1984 tarih 387/997 sayılı kararı ile kabul edilmiştir. O halde, herhangi bir şart tasarrufuna dayanmayan salt hatalı ödemenin Borçlar Hukukunun haksız iktisap kurallarına göre her zaman istenmesi mümkündür.
    Haksız iktisapta zamanaşımı başlangıcı BK. ...66 uyarınca verme yada ödeme tarihi değil, zarar görenin verdiğini geri almaya hakkı olduğuna ıttıla tarihidir. Resmi kuruluşlarda bu zamanaşımı başlangıcı, dava açmaya yetkili makamın ıttıla tarihidir.
    Hal böyle olunca mahkemece; herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin, Borçlar Hukukunun sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde istenebileceği gözetilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken , 60 günlük dava açma süresi geçmiş olduğundan davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir... " gerekçesi ile bozulmuştur . Mahkemece bozma kararına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş , hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduğu halde gereği yapılmamıştır . Diğer anlatım ile bozma kararında belirtildiği şekilde " öğrenme tarihi " araştırılmaksızın davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Mahkemece yapılacak iş; zamanaşımı süresinin davacının malvarlığındaki eksilmeye yol açan işlemin haksız olduğunu ve malvarlığındaki eksilmenin miktarını tam olarak öğrendiği tarihten itibaren başladığı kabul edilerek, bu ilkeye göre dava açmak üzere emir vermeye yetkili makamın dava açılmasına onay tarihi araştırılmak suretiyle sonucuna göre zamanaşımı defi hakkında bir karar vermektir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 20/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi