Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal - hakaret - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/626 Esas 2019/12252 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/626
Karar No: 2019/12252
Karar Tarihi: 25.12.2019

Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal - hakaret - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/626 Esas 2019/12252 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların, görüntü veya sesleri ifşa ederek özel hayatın gizliliği ile hakaret suçlarını işlediği suçlamasıyla yargılandıkları mahkeme kararı incelenmiştir. Ancak, yapılan yargılama sonucu suçların sanıklar tarafından işlenmediği sabit olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verilmiştir. Bu nedenle, tarafların yokluğunda verilen beraat kararına ilişkin vekalet ücretinin hükmedilmemesi uygun görülmemiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır: CMK'nın 223/2-e maddesi (özel hayatın gizliliğini ihlal suçu), CMK'nın 317. maddesi (temyiz isteminin reddi), 5271 sayılı CMK'nın 324. maddesi (avukatlık ücreti), 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi (tebliğ süresi), 1412 sayılı CMUK’un 310/1. maddesi (taraflara tebliğ süresi).
12. Ceza Dairesi         2019/626 E.  ,  2019/12252 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suçlar : Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal, hakaret
    Hükümler : 1- Sanıklar hakkında katılan ...’ya yönelik görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan dolayı CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince ayrı ayrı beraat
    2- Sanıklar hakkında katılan ...’ya yönelik hakaret suçundan dolayı CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince ayrı ayrı beraat

    Görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal ve hakaret suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılanlar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    A) Katılan ...’in temyiz isteminin incelenmesinde;
    Katılanın yokluğunda 01.07.2015 tarihinde verilen ve 08.09.2015 tarihinde bizzat kendisine tebliğ olunan hükümleri, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 16.09.2015 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; aynı Kanun"un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE,
    B) Katılan ...’ın temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.05.2013 tarihli, 2013/11-87-245 sayılı kararında da vurgulandığı üzere; 5271 sayılı CMK’nın 324. maddesinde avukatlık ücretinin yargılama giderlerinden olduğunun ve hükümde gösterilmesi gerektiğinin düzenlenmiş olması, vekalet ücretinin kişisel hak olma niteliğini değiştirmemektedir. Nitekim aynı maddenin 4. fıkrasındaki; “Devlete ait yargılama giderlerine ilişkin kararlar, Harçlar Kanunu hükümlerine göre; kişisel haklara ilişkin kararlar, 9.6.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu hükümlerine göre yerine getirilir.” hükmü uyarınca, hükümde belirtilen ve kamuyu ilgilendiren yargılama giderlerinin tahsili Harçlar Kanunu, kişisel hakka ilişkin bulunan avukatlık ücretinin tahsili ise İcra ve İflâs Kanunu hükümlerine göre yapılmaktadır. 05.03.1935 gün ve 111-7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile “Bir ceza hükmüne karşı yapılan temyiz, o ceza hükmüne dahil olan muhakeme masraflarına da şamil olmakla muhakeme masraflarına müteallik kararlar da temyiz tetkikatına tabi olacağı ve bu kabil kararların re"sen de temyiz kabiliyetinin bulunduğu”na karar verilmiştir. Ancak, kişisel hakka ilişkin kanuna aykırılıkların Yargıtay tarafından bozma konusu yapılabilmesi için, hükmün karşı hak sahibi tarafından temyiz edilmiş olması gerekir.
    Açıklanan nedenlerle tarafların yokluğunda tefhim edilen ve hükümlerin esasını oluşturan kısa kararda, haklarında beraat kararı verilen ve kendilerini aynı vekil ile temsil ettiren sanıklar yararına maktu vekalet ücreti hükmedilmemesine rağmen taraflara tebliğ edilen gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, asıl olanın tefhim edilen kısa karar olduğu ve tefhim edilen kısa karara uygun gerekçeli karar yazılması gerektiği nazara alınmaksızın, vekalet ücretine ilişkin eksikliği giderecek şekilde ve vekaletname sayısınca ayrı ayrı toplam iki vekalet ücreti hükmolunması, temyiz edenin sıfatına göre, bozma sebebi olarak kabul edilmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, sanıklara yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanın eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine, sübuta ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, eleştiri dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan beraate ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA, 25.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.