Bilişim sistemleri banka veye kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/7862 Esas 2019/9352 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/7862
Karar No: 2019/9352
Karar Tarihi: 02.10.2019

Bilişim sistemleri banka veye kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/7862 Esas 2019/9352 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/7862 E.  ,  2019/9352 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Bilişim sistemleri banka veye kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Beraat (her iki suçtan ayrı ayrı)

    Bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler O yer Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    1- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerine göre hesaplanan 12 yıllık dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 10/04/2007 ve 18/04/2007 ile inceleme tarihleri arasında 10/04/2019 ve 18/04/2019 tarihlerinde dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
    2-Sanık hakkında bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık, suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanığın, bilirkişi raporuna göre keşideci imzasının hesap sahiplerine ait olmadığı belirlenen; 10/04/2007 keşide tarihli ve 10/04/2007’de ibraz edilen 3.900 TL bedelli ve 15/04/2007 keşide tarihli ve 18/04/2007’de ibraz edilen 8.500 TL bedelli çeklerin bankaya ibrazlarında çalıntı-sahte olduklarından ödeme yapılmadığının iddia edildiği olayda; çeklerdeki ciro silsilesi, sanık beyanları, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporu, çeklerin sanık tarafından ..."ye verildiği, ancak dolandırıcılık suçundan müşteki sıfatı bulunan ..."nin çekleri kefil olarak ciroladığı, sonraki ciranta ..."ın da ... ile çelişkili beyanda bulunduğu, müdahil ..."ın ise çekleri ... ve ..."ye sattığı mal karşılığında aldığı, sanığı tanımadığını beyan etmesi de göz önüne alındığında sanığın dolandırıcılık eyleminin mağdurunun ... olabileceği, ancak bu kişinin sanık tarafından dolandırıldığına dair bir beyanının olmadığı, sanığın ... ve ..."la birlikte hareket ettiğinin anlaşılamadığı, dolayısıyla sanık ..."in ..."ye yönelik olduğu anlaşılan dolandırıcılık suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunamadığı gerekçe gösterilerek gerekçesiyle mahkemece verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, sanığa yüklenen suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunamadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 02/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.