19. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/18788 Karar No: 2015/9586 Karar Tarihi: 29.06.2015
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/18788 Esas 2015/9586 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2014/18788 E. , 2015/9586 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı... arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinde davalının kefil olarak yer aldığını, kredi geri ödemelerinin aksadığını, hesabın kat edilerek borçlulara noter yoluyla ihtarname keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine, iade edilmeyen 8 adet çek yapraklarından kaynaklı yasal sorumluluk bedelinin ve 17 adet teminat mektubu bedelinin deposu için girişilen icra takibinin davalının itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı asil 30.04.2013 tarihli celsede, okuma yazma bilmediğini, gerek sözleşmelerdeki gerekse takibe itiraz dilekçesindeki imzaların kendisine ait olmadığını, zira imza atmayı bilmediğini savunmuştur. Mahkemece, yapılan yargılama doğrultusunda, davalı borçlu tarafından dava konusu icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesindeki imzanın inkar edildiği, bu nedenle geçerli bir itirazdan sözedilemeyeceği, bu aşamada dava açılmasında hukuki bir yarar bulunamadığı gerekçesiyle, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davasının şartlarından biri ilamsız icra takibine yönelik geçerli bir itirazın mevcut olmasıdır. Somut olayda, davalı, itiraz dilekçesindeki imzanın kendisine ait olmadığını savunmuş, davacı tarafça bu savunmanın aksi kanıtlanamamıştır. O halde ortada geçerli bir itirazın varlığından sözedilemez. Başka bir anlatımla somut olay bakımından takip kesinleşmiştir. Kesinleşen takiplere karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartlarından olup, yargılamanın her safhasında mahkemece re"sen gözetilmelidir. Dava şartlarının bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin başka türlü karar verilmesi yönündeki talebi de usulden red kararı verilmesi gereğini ortadan kaldırmaz. Bu durumda mahkemece davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 Sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK.nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendinin hükümden çıkarılarak yerine "1- Davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine ” sözcük dizisinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.