15. Ceza Dairesi 2017/12240 E. , 2019/9350 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve dolandırıcılık suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Katılana ait olan ... Beldesindeki .... parseldeki 1167 m2 lik taşınmazın satışı için, tanık ..."ın katılandan aldığı vekaletnameye dayanarak sanık ..."yı taşınmazı başkasına takas usulüyle üstüne bedel eklemek suretiyle sözlü olarak yetkilendirdiği, ancak talimata aykırı olarak sanık ..."nın taşınmazı diğer sanık ..."e satılması konusunda aralarında 11.12.2008 tarihli adi yazılı satış sözleşmesinin düzenlediği, durumdan haberdar olmayan katılanın 15.12.2008 tarihinde sanık ... adına noterlikçe düzenlenmiş vekaletnameyi gönderdiği, sanık ..."nın bu vekaletnameye dayanarak 17.12.2008 tarihinde sanık ..." in oğlu ... satış için yetkilendirdiği, bu durumdan sonradan haberdar olan ve taşınmazının çok ucuza elinden çıkacağını düşünen katılanın, sanık ..."yı azletmesi üzerine işlemlerin sonuçlandırılamadığı ve taşınmazın devredilemediği, ancak bu dönem içerisinde sanıklar arasında verildiği iddia edilen satışa ilişkin paralar nedeniyle, katılanın borçlandırıldığı ve bu hususla ilgili sanık ..." in açtığı alacak davasını kazandığı, bu suretle sanık ..."nın talimatlara aykırı, elindeki vekaleti kötüye kullanarak taşınmazı çok düşük bir bedel ile diğer sanık ..." e devretmeye çalıştığı, bu olmayınca da aralarında satışa ilişkin meblağlar ödenmiş gibi göstererek katılanı borçlandırmak suretiyle zararına hareket ederek üzerilerine atılı dolandırıcılık ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçlarını işledikleri iddia edilen olayda;
1)Sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Sanıkların üzerine atılı dolandırıcılık suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nevi itibariyle, TCK"nın 157/1, 66/1-e ve 67/2-a. maddelerine göre hesaplanan 8 yıllık dava zamanaşımı süresinin, sanık ..."in sorgusunun yapıldığı 17/03/2011 ve sanık ..."nin sorgusunun yapıldığı 15/06/2011 tarihleri ile inceleme tarihleri arasında 17/03/2019 ve 15/06/2019 tarihlerinde dolduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
2)Sanık ... hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılama sonunda, hukuki ihtilaf sebebiyle isnat edilen eylemin suç olarak tanımlanmamış olduğu gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin beraat hükmünün kanuna aykırı olduğuna ve eylemin suç teşkil ettiğine, eksik incelemeye, delillerin takdirine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
3)Sanık ... hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Sanığın katılan tarafından taşınmaz satışı ile ilgili satışın kıymeti ve kime yapılacağı konusunda ihtilaflar olmakla birlikte yetkilendirildiği, bu konuda diğer sanık ile aralarında satış sözleşmesi düzenlendiği ve 5.500 TL elden, 45.000 TL de banka hesabına aktarılıp para aldığı, katılanın vekaletten azli nedeniyle iş bozulunca kendi kabulünde de olduğu üzere teslim aldığı bu paraları diğer sanığa veya katılana iade etmediği, bu sebeple katılanın diğer sanığın açtığı alacak davasını kaybettiği ve zarara uğradığı anlaşıldığından, sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırılması gerektiği halde yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/10/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.