23. Hukuk Dairesi 2014/8797 E. , 2015/6702 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Didim(Yenihisar) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/05/2014
NUMARASI : 2013/77-2014/369
Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı şirket yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı şirket vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı, sahibi olduğu arsaya inşaat yapılmak üzere dava dışı V.. A.. ile 04.12.2006 tarihli sözleşme yaptıklarını, sözleşmeye göre imalat süresinin sözleşme tarihinden itibaren bir yıl olduğunu, V.. A.."nun edimini yerine getiremeyeceğinin anlaşılması üzerine, aynı şartlarla davalı şirket ile 07.12.2007 tarihinde sözleşme yapıldığını, inşaatın 05.05.2009 tarihinde bitirildiğini, davalı şirketin sözleşmeye aykırı olarak bir dükkan fazladan imal ettiğini, taşınmazda eksik imalatlar bulunduğunu, davacıya isabet eden bağımsız bölümlerin zamanında teslim edilmediğini ve davalının fazladan yaptığı imalat nedeniyle davacı adına isabet eden bağımsız bölümlerin değerinin düştüğünü ileri sürerek, şimdilik 04.12.2007 tarihi ile 05.05.2009 tarihi arasında doğan cezai şart alacağı olarak 29.000,00 TL, eksik iş ve sebepsiz zenginleşmeden dolayı 37.800,00 TL olmak üzere toplam 66.800,00 TL tazminatın temerrüt faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkili ile davacı arasındaki 07.12.2007 tarihli sözleşmenin, davacı ile dava dışı V.. A.. arasındaki sözleşmenin devamı olmadığını, fazladan yapılan bir imalatın bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın davalı şirket yönünden kısmen kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen karar, davacı vekili ile davalı şirket vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 28.06.2012 tarih ve 1969 E., 4392 K. sayılı ilamıyla, Mahkemece, davacı alacağının tespiti için iki ayrı bilirkişi raporu alındığı, raporlar arasında araştırma ve inceleme yöntemi konusunda farklılıklar bulunduğu gibi saptanan alacak miktarı bakımından da önemli sayılabilecek çelişkilerin mevcut olduğu, ifade edilen çelişkiler giderilmeden, ikinci bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulduğu, uzman yeni bir bilirkişi kurulu tayin edilerek, tarafların iddia ve savunmaları üzerinde durulup, daha önce alınmış olan çelişkili raporların da irdelenmesi sağlanıp, alınacak açıklamalı gerekçeli ve denetime elverişli rapor çerçevesinde oluşacak uygun sonuç dairesinde hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı, öte yandan davalının taşınmazı sözleşmeye uygun olarak teslim ettiği savunması yönünde delil listesi sunduğu gözetilerek, bu delillerin değerlendirilerek, taşınmazın teslim tarihinin de saptanıp tüm deliller birlikte değerlendirilmeden hüküm tesis edilmesinde de isabet görülmediği gerekçesiyle, diğer temyiz itirazları incelenmeksizin bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının alacak miktarının eksik imalat bedeli (yatak odası dolapları ve aspiratör) için 1.070,00 TL, bahçe duvarı eksik imalatı bedeli için 1.776,00 TL, bodrum kat inşaatı ve dükkan niteliği değişikliği nedeni ile davalının sebepsiz zenginleşme tutarından doğan alacak miktarının 12.544,00 TL ve gecikme nedeni ile cezai şart alacak miktarının 4.867,00 TL olmak üzere toplam 20.257,00 TL olduğu gerekçesiyle, anılan miktar alacağın sözleşmenin tarafı olan Er-Sa Ltd. Şti."den tahsiline, sözleşmenin tarafı olmayıp, davalı şirket adına sözleşmeyi imzalayan diğer davalı şirket müdürlerinin şahsen sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ile davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekili ile davalı şirket vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ile davalı şirket vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.